| Linda, seninle konuşmalıyım. Ona bir şey söyledin mi? | Open Subtitles | الو ليندا يجب ان أتحدث اليكى هل أخبرتيه باى شىء بعد الان ؟ |
| - Herkes biliyor. - Evet, kime söyledin? | Open Subtitles | . كل شخص يعرف نعم ، حسناً ، من الذى أخبرتيه ؟ |
| Ona kim olduğunu söyledin. Ben kanıtı bulabileceği yeri söyledim. | Open Subtitles | أنتِ أخبرتيه من تكونين وأنا أخبرته أين يمكنه الحصول على دليل |
| Böylece karısına ve gazetelere gideceğinizi ona söylediniz. | Open Subtitles | و لذا أخبرتيه انكي ستذهبين لزوجته و ستذهبين للصحف |
| Sadece meraktan soruyorum, bunu başka kimlere anlattın? | Open Subtitles | فقط بدافع الفضول , من الذي أخبرتيه بما تستطيعين القيام به ؟ |
| Dizi fikrini gerçekleştirmek istediğimden bahsettin mi? | Open Subtitles | أنا أحترم رأيها جداً, هل أخبرتيه أني أود تحويل فكرتك الى مسلسل؟ |
| Eğer onunla görüşürsen uğradığımı söyler misin? | Open Subtitles | إذا رأيتيه ، هلا أخبرتيه أننى أتيت إليه؟ |
| Geçen seferki gibi ona doğruyu söylersen kabul etmeyebilir ve kesinlikle ölür. | Open Subtitles | وإذا أخبرتيه بالحقيقة كالمرّة الأخيرة، فربّما لا يوافق ويموت بالتأكيد |
| Senden bir şey istedi. Sen de ona yapacağını söyledin. | Open Subtitles | لقد طلب منكي شيء وأنت أخبرتيه أنكِ ستفعلينه |
| Biz balonu bulsak da bulmasak da onu koruyacağını söyledin. | Open Subtitles | أخبرتيه أنكِ ستحميه سواء وجدنا المنطاد أم لا |
| Ona şefin işi bırakacığını ve benim işi istediğimi söyledin. | Open Subtitles | , أنتِ أخبرتيه أن الزعيم سوف يتنحى و أنني أردت الوظيفة |
| Nasıl yani, hamile olmadığını e-postayla mı söyledin? | Open Subtitles | انتظري.. أخبرتيه أنك غير حامل عن طريق البريد الإلكتروني؟ |
| Mükemmel. Bir daha soyulduğumuzu söyledin mi? | Open Subtitles | عظيم ، و هل أخبرتيه أننا تعرضنا للسرقة مجدداً ؟ |
| Peki, Lemon, tenisde iyi olmadığını ona söyledin mi? | Open Subtitles | حسنا, ليمون, هل أخبرتيه أنه سيء في التنس؟ |
| - Koç olamayacağını söyledin mi peki? - Hayır. | Open Subtitles | هل أخبرتيه أنه لا يمكن أن يقوم بدور مُدرب؟ |
| Ona kim gibi gitmek istediğini söyledin? | Open Subtitles | ما هو الزيّ التنكريّ الذي أخبرتيه أنكِ سترتديه؟ |
| Başka bir kitabın ona ağır gelebileceğini söylediniz mi? | Open Subtitles | هل أخبرتيه أن هذا الكتاب صعب عليه جداً قراءته؟ |
| Kolyeyi ona verdin, Planlarımı ona anlattın ve şimdi de bunların bedelini ödeyeceksin. | Open Subtitles | أخبرتيه عن خطتى . والآن أنتى ستدفعى الثمن |
| -Ona bizden bahsettin mi? | Open Subtitles | هل أخبرتيه بشأننـا؟ لا. هل أنت مجنون؟ |
| Ona, minibüsten inerek bütün geceyi mahvettiğini söyler misiniz? | Open Subtitles | هلا أخبرتيه.. أنه أفسد الامر عندما نزل من الفان |
| Evet, aynen öyle düşünecektir, eğer sen ona beyin yiyen böcekleri araştırdığımızı söylersen. | Open Subtitles | أجل ، لو أخبرتيه أننا نستقصي عن حشرة تأكل المخ |
| Onu terk ettiğimi söylemişsin. Neyin peşindesin lan? | Open Subtitles | أخبرتيه باني مت ماذا كانت خطتك اللعينة |
| Duyuru yapmadan önce, seçimlerde yarışmayı planladığımızı, ona söylemiştin | Open Subtitles | إنّكِ أخبرتيه بإننا نخطط للترشيح .قبل أن نعلن ذلك |
| - Saat kaçta gel dedin ona? | Open Subtitles | - في أي وقت أخبرتيه أن يأتي هنا؟ - السابعة |