| Her gece aynı adamları eve geri yürürken de izlerdim. | TED | كنت أشاهد نفس أولئك الرجال عائدين أدراجهم عند كل مساء. |
| Bize parayı ve suyun birazını verirse... biz de ona karısını geri veririz ve herkes evine döner. | Open Subtitles | لو أعطانا النقود و بعض الماء سنعطيه زوجته و سيعود الجميع أدراجهم |
| Ve birden durdular, geri döndüler ve evlerine gittiler. | Open Subtitles | ثم توقفوا بعد ذلك، وإستداروا وعادوا أدراجهم |
| Biraz şansımız varsa, Kübalılar geri dönecekler. | Open Subtitles | مع قليل من الحظ, الكوبيون سيعودون أدراجهم. |
| Yaklaşık 700'ü hava muhalefetinden dolayı geri dönmüşler. | Open Subtitles | تقريبا 700 عادوا أدراجهم بسبب الطقس السيئ. |
| Şimdi onlar da çok korkuyor, hepsi geri dönecek. | Open Subtitles | والآن هم خائفون . سيعودون أدراجهم جميعاً |
| Söylediklerine göre yolun devamında bir sorun varmış ve geri dönecekmişiz. | Open Subtitles | يقولون أن هناك مشكلة ما وسوف يعودون أدراجهم. |
| Muhtemelen geri döneceklerdir. | Open Subtitles | كل ما نعرفه ، أنهم سيعودون أدراجهم و يذهبون للمنزل |
| Nefes almak için ihtiyaçları olan havaya ulaşamayacaklarsa geri dönmek zorundalar. | Open Subtitles | عليهم أن يعودوا أدراجهم إن تواصل تعذرهم بلوغ الهواء الذي يحتاجون تنفسه |
| Nefes almak için ihtiyaçları olan havaya ulaşamayacaklarsa geri dönmek zorundalar. | Open Subtitles | عليهم أن يعودوا أدراجهم إن تواصل تعذرهم بلوغ الهواء الذي يحتاجون تنفسه |
| Öldürmenize gerek yok. geri dönsünler yeter. | Open Subtitles | لا تدعهم يقتحمون الميدان أعدهم أدراجهم وحسب |
| Los Angelas'a taşındı ve geri dönmedi. | Open Subtitles | انتقلوا إلى لوس أنجلوس، ولم يرجعوا أدراجهم مرةً أخرى. |
| Hayır, onlar benim arkadaşlarım ve benim için geri dönecekler. | Open Subtitles | كلّا، أولئك أصدقائي، ولسوف يعودون في أدراجهم لأجلي. |
| 5 genç adam -- hepsi gülüyordu, mutluydu, beraber geziyorlardı ve kaldıkları otele geri dönüyorlardı. | TED | خمس شباب -- يضحكون . فرحين , يسافرون مع بعضهم البعض عادوا أدراجهم الى هذا الفندق حيث يقيمون |
| Zaferleri ile desteklenen muzaffer kahramanlar, birkaç fırtınalı geceden sonra adaya geri gönderilmek üzere yola çıktılar. | TED | وأبحر الأبطال المظفّرون قُدُماً، مُعزَّزين بنصرهم المؤزّر... قبل أن يعودوا أدراجهم إلى الجزيرة بعد عدة ليالٍ عاصفة. |
| Eski rotalarına geri dönüyorlar, efendim. | Open Subtitles | يعودون أدراجهم لمسارهم الأصلي ، سيدي |
| Kayalıkları görmüş olmalılar. geri dönüyorlar. | Open Subtitles | لقد رأوا الكسّارات, سيعودون أدراجهم! |
| Arayıp konvoyu geri döndürmelerini söyle. | Open Subtitles | إخبرهم أن يعودوا أدراجهم |
| - geri dönüyorlar. | Open Subtitles | -إنهم عادوا أدراجهم ؟ |
| Belki bombacılar geri dönmüştür. | Open Subtitles | ربما عاودوا أدراجهم! |