| Gözüme çarptıda, sen... çekmecelerime bazı eşyalarını koymuşsun. | Open Subtitles | لا حظت أنك وضعت بعض أغراضك في أحد أدراجي |
| Bay Queen, çekmecelerimi mi karıştırdınız? | Open Subtitles | سيّد (كوين)، هل كنت تفتش في أدراجي ؟ |
| Ben geri dönüş yapana kadar teselli olmaz biçimde aralıksız ağlamaya başladı. | TED | أجهش بالبكاء وظل يبكي دون توقف إلا عندما عدت أدراجي مجدداً، |
| Ben geri dönüp gözlemeye devam edeyim. | Open Subtitles | سأعود أدراجي وسأستمر في المراقبة |
| Ben geri dönerim. Hiç Sorun değil. | Open Subtitles | ليست مشكلة لأعود أدراجي |
| - Ben geri gidiyorum. | Open Subtitles | سأعود أدراجي |