| Bu arada gönderdiğin paketi aldım. | Open Subtitles | . أوه بالمناسبة ، لقد وصلني الطرد الذي أرسلتيه إلي |
| Zaman zaman gönderdiğin mangolar da var zaten. | Open Subtitles | كما أن هناك المانجوالذي أرسلتيه |
| gönderdiğin dosyayı inceledim. | Open Subtitles | لقد راجعت ملف القضية التي أرسلتيه إلىّ |
| Geri mi yolladın? | Open Subtitles | أرسلتيه لغرفته؟ |
| Sonra odasına mı yolladın? | Open Subtitles | أرسلتيه لغرفته؟ |
| Bana gönderdiğin her şeyi sakladım. | Open Subtitles | لقد احتفظ بكل ما أرسلتيه لى |
| Hiç olmamış gibiydi. Bana gönderdiğin her şeyi sakladım. | Open Subtitles | لقد احتفظ بكل ما أرسلتيه لى |
| Evet, o dosya bana gönderdiğin dosyada Aktaion'un başından beri edindiği bütün bilgiler vardı. | Open Subtitles | هذا الملف الذي أرسلتيه كان كل شيء تعرفه (أكتيون) عن القبة منذ أول يوم |
| Sen yolladın. | Open Subtitles | أنت أرسلتيه |