| Arlington Mezarlığı'nın anfisinde... | Open Subtitles | في الساحة المستديرة لمقبرة أرلنغتون |
| Arlington'daki cenaze törenine, birkaç yüz metre öteden dürbünle izleyerek katıldım. | Open Subtitles | حضرتُ جنازته في "أرلنغتون" من خلال مناظير بعيدة بألف ياردة |
| Hazırlanın. Arlington'daki Coleman Park Lunaparkında kayıp ihbarı var. | Open Subtitles | إستعدوا, لدينا شخص مفقود منتزة "كولمان" بـ "أرلنغتون" |
| Kendisi, bugün Arlington Ulusal Mezarlığında dini bir merasime iştirak eden Başkan Harding'in iyi dileklerini iletmek üzere aramıza katıldı. | Open Subtitles | والذي ينضم لنا حاملا تهنئة الرئيس "هاردنغ"، وحاضرا بنفسه الطقوس الموقرة لهذا اليوم في مدافن "أرلنغتون". |
| Arlington civarında bir okul. | Open Subtitles | أنها على طول الطريق في أرلنغتون |
| Askeri törenle Arlington'da defnedilmiş. | Open Subtitles | -دفن في (أرلنغتون) مع مرتبة الشرف الكاملة |
| Arlington'da yaşıyorum. | Open Subtitles | "أنا من "أرلنغتون |
| Arlington'da mezardan çıkarılan bir cesetten. | Open Subtitles | "جثه أخرجناها من "أرلنغتون |
| Allston'u hiç sevmem. Aslında Arlington'ı da. | Open Subtitles | لا تعجبني (ألستون)، ولا (أرلنغتون). |
| - Arlington'da. | Open Subtitles | -إنّه في (أرلنغتون ). |
| Aslına bakarsan Arlington'danız. | Open Subtitles | في الواقع ، نحن من (أرلنغتون) |