| Hayır, hayır, hayır, Seninle konuşmak istiyorum, olur mu? Özel olarak. | Open Subtitles | لا، لا، لا، فأنا أريد التحدّث معكِ قليلاً و بخصوصية |
| Amirinle konuşmak istiyorum. Hatta en iyisi bir mektup yazacağım. | Open Subtitles | أريد التحدّث إلى مشرفك الأفضل أن أكتب رسالة له |
| Seninle konuşmak istiyorum ve benimle konuşmak istediğini düşünüyorum. | Open Subtitles | أريد التحدّث إليكِ، أعتقد أنّكِ تريدين التحدّث إلي. |
| Bu konu hakkında telefonda konuşmak istemiyorum. Bunu uçakta konuşuruz, tamam mı ? | Open Subtitles | لا أريد التحدّث على هذا الخطّ سأتحدّث معكِ أثناء السفر، اتّفقنا؟ |
| Sean seninle yarın sabah hakkında konuşmam lazım. Sence de...? | Open Subtitles | شون، أريد التحدّث إليك بشأن صباح الغد، ألا تعتقد أنه... |
| Oradaki siyah şapkalı adamla konuşmam gerek. | Open Subtitles | أريد التحدّث إلى الرجل هناك الذي يعتمر قبّعة سوداء |
| Benim Diplomatik dokunulmazlığım var, hemen yetkili kişi ile görüşmek istiyorum. | Open Subtitles | أنا تحقُّ لي الحصانة الدبلوماسيّة. أريد التحدّث مع الشخص المسؤول. |
| Belki de benim konuşmam gerekiyor. | Open Subtitles | كلاّ، فأنا لا أريد ربما أريد التحدّث حول الأمر |
| Konsolosla konuşmak istiyorum. Amerikan konsolosu. | Open Subtitles | أريد التحدّث إلى سفارتي القنصليّة الأمريكية. |
| Görüyorum bu yüzden seninle konuşmak istiyorum ya zaten. | Open Subtitles | أرى، و هذا ما أريد التحدّث عنه معك، حسناً؟ |
| konuşmak istiyorum, tamam mı? | Open Subtitles | إنّما أريد التحدّث وحسب، حسناً؟ إنّي جاد. |
| Evet, ben patronuyla değil oğlumu öldüren polisle konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | أجل، لا أريد مُقابلة رئيس أحدٍ. إنّما أريد التحدّث للرجل الذي قتل ابني. |
| Tüneli arayan adamlarla konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد التحدّث مع الأشخاص الّذين فتّشوا النفق. |
| Sizinle kocanızın talihsiz ölümü hakkında bir kaç dakika konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | ... أنا أريد التحدّث إليك لِبضعة دقائِق حول موت زوجكِ المؤسِف |
| Bunun hakkında konuşmak istemiyorum. Çünkü annemi korkutuyor. | Open Subtitles | أنا لا أريد التحدّث عن هذا لأن يخيف مومي. |
| Hayır, baba, konuşmak istemiyorum. | Open Subtitles | كلا يا أبي لا أريد التحدّث بشأن ذلك الأمر |
| Her neyse, bu konuda daha fazla konuşmak istemiyorum. | Open Subtitles | على أية حال، أنا لا أريد التحدّث عن ذلك بعد الآن |
| Ne? -Söyleyecek hiçbir şeyim yok. -Sadece seninle konuşmam lazım. | Open Subtitles | ـ ليس لدىّ ما أقوله ـ فقط أريد التحدّث معك لثانية |
| Birkaç şeyi teyit etmek için annemle konuşmam lazım sonra herkese her şeyi anlatacağım. | Open Subtitles | إنّني أريد التحدّث مع أمّي حتى أتأكد من بعض الأمور وبعدها سأخبركم بكلّ شئ |
| Bir durum var. Komuta ile konuşmam gerek. | Open Subtitles | لديّ حالة طارئة أريد التحدّث لمركز التحكّم فورًا |
| - Onunla konuşmam gerek. | Open Subtitles | أريد التحدّث إليها لدقيقة فحسب. |
| Yalnızca bir dakika görüşmek istiyorum. İçeri alın. | Open Subtitles | أريد التحدّث معك قليلاً، افتح الباب |
| Önce onunla konuşmam gerekiyor. | Open Subtitles | أريد التحدّث إليه أوّلاً |
| Başkanla hemen şimdi konuşmalıyım. | Open Subtitles | أريد التحدّث مع الرئيسة الآن حالاً ، لو سمحتِ |
| Ancak benim konuşmak istediğim, bence en temel sorun. | TED | ولكن ما أريد التحدّث عنه هو ما أظنّه المشكلة الأكثر جوهريّة. |