| Onlarla görüşmek için zamanım yok. Hemen birine ihtiyacım var. İçimde bir his onun olması gerektiğini söylüyor. | Open Subtitles | لا أملك وقت لأقابل أحدا أريد شخصا يكون مهتما |
| Konuyu sızdırmayacak, dışarıdan birine ihtiyacım var. | Open Subtitles | أريد شخصا من الخارج و الذي لا يسرب المعلومات |
| Yani oraya girip, onunla yakınlaşacak birine ihtiyacım var. | Open Subtitles | لهذا أن أريد شخصا يندس بينهم و يعمل على التقرب منه |
| Sanırım gerçekten konuşabileceğim birini istiyorum. | Open Subtitles | أعتقد أنى أريد شخصا أستطيع التحدث معه |
| Tabii ki biliyorum. İtalyanca bilen birini istiyorum. | Open Subtitles | أريد شخصا يتحدث الإيطالية |
| Changzhou'da birine ihtiyacım var. | Open Subtitles | أريد شخصا يذهب معي إلى تشانغتشو |
| İşin içinde birine ihtiyacım var. | Open Subtitles | أريد شخصا يمكن له فعل أي شيء |
| Aşağı gelip onu arabayla alacak birine ihtiyacım var. | Open Subtitles | أريد شخصا ليأتي لأخذه زوجتيسوف... |
| Aşağı gelip onu arabayla alacak birine ihtiyacım var. | Open Subtitles | أريد شخصا ليأتي لأخذه زوجتيسوف... |
| Küçük kadın elleri gibi eli olan birine ihtiyacım var. | Open Subtitles | أريد شخصا لديه يدان أنثويتان |
| Fitch hakkında konuşmak için birine ihtiyacım var. | Open Subtitles | "أريد شخصا للتحدث معه عن "فيتش |
| Beni istemeyen birine ihtiyacım yok zaten. | Open Subtitles | لا أريد شخصا لا... لا يريدني |
| Ağırlığı olan birini istiyorum. | Open Subtitles | أريد شخصا مهيبا |