| Bu konuda çok daha hızlı olması gerek, tamam mı? | Open Subtitles | إنها تحتاج إلى أن تكون أسرع بكثير من هذا، حسناً؟ |
| Bu konuda çok daha hızlı olması gerek, tamam mı? | Open Subtitles | إنها تحتاج إلى أن تكون أسرع بكثير من هذا، حسناً؟ |
| Ağın bizim izin verdiğimizden çok daha hızlı veri iletebileceğini biliyorsun. | Open Subtitles | تعلم أن بإمكان الشبكة بث البيانات .أسرع بكثير مما نسمح لها |
| Kimse sana kuzeninden daha hızlısın demiş miydi? | Open Subtitles | أي شخص أي وقت مضى اقول لكم ان كنت أسرع بكثير من ابن عمك؟ |
| - Benden çok daha hızlısın. | Open Subtitles | -إنك أسرع بكثير مني . |
| Bu süreci çok daha çabuk gerçekleştirebilecek, daha hızlı bilgisayarlar üretmek için artık bu programları kullanıyoruz. | TED | ونحن الآن نستخدم تلك البرامج لإنتاج حواسيب أسرع بكثير بحيث نستطيع إجراء تلك العمليات بسرعةٍ أكبر. |
| Karşıya böyle çok daha çabuk varırsın. | Open Subtitles | ثق بى، يا رجل. هذا سيوصلك هناك أسرع بكثير |
| Biz her zamankinden daha olabilir bu mekanizma çok daha hızlı binmek. | Open Subtitles | نحن ركوب أسرع بكثير من هذا الخلاف من أي وقت مضى يمكن. |
| Bu makarayı döndürürsem, küçük olan çok daha hızlı döner. | TED | حين أدير البكرة، الصغير بدور أسرع بكثير. |
| İşlevsel testlerimiz, buradaki küçük testler gibi, çok daha hızlı ve kolay olduklarını gösteriyor. | TED | وتلك التجارب الوظيفية البسيطة التي نقوم بها ، جميعها تثبت بأن تلك الطريقة أسرع بكثير ، وأسهل بكثير. |
| Çok fazla cevap görüyorum. Bu üniversitelerde yaptıklarımdan çok daha hızlı. | TED | أنا أرى الكثير من الاجابات. هذا أسرع بكثير حين طرحت السؤال في الجامعات. |
| Tıpkı bir artistik patinajcının ellerini kullanmasıyla birlikte dönüş hızının artması gibi, nötron yıldızı da yıldızın önceki halinden çok daha hızlı döner. | TED | لذا ولنفس السبب يتسارع شكل المتزلجة عندما تثني ذراعيها للداخل، يدور النجم النيوتروني بشكل أسرع بكثير من والده. |
| Gördüğünüz gibi aslında bizden çok daha hızlı uyum sağlayan ve gelişen görünmez bir düşmana karşı savaş hâlindeyiz. | TED | فكما ترون، نحن في الحقيقة نقاتل في حرب ضد عدو غير مرئي يتطور ويتكيف مع الجو المحيط بشكل أسرع بكثير مما نفعل. |
| Beş gün sürüyor. Ama geleneksel çiftçilikten çok daha hızlı. | TED | يستغرق خمسة أيام. لكنه أسرع بكثير من الزراعة التقليدية. |
| Dövüşçüler milisaniyelerle çalıştığından bir sağın gelişini, sol direkten çok daha hızlı bir şekilde görebilirler. | Open Subtitles | 'منذ المقاتلين العمل في ميلي ثانية 'لا يرون الحق القادمة أسرع بكثير من انتقاد. ' |
| Kollarınızı sallayarak, çok daha hızlı koşabilirsiniz. | Open Subtitles | أرجح زراعك وبصورة طبيعية ستركض أسرع بكثير |
| İlk önce, sayemde takımım sandığımdan çok, çok daha çabuk ortak bir karara varabiliyormuş. | Open Subtitles | حسنا ،بفضلي فريقي الآن أسرع بكثير في اتخاذ القرارات أكثر مما اعتقدت |
| Bununla uçaktan çok daha çabuk gidiliyor. | Open Subtitles | إنه أسرع بكثير من الطائرة كما تعلم مستحيل لا أستطيع أن أركب هذا |