"أسلحة نووية" - Traduction Arabe en Turc

    • nükleer bomba
        
    • nükleer silahlar
        
    • silah sınıfı
        
    • nükleer silahları
        
    • nükleer silahların
        
    • nükleer silah
        
    • nükleer silahı
        
    • nükleer silaha
        
    • nükleer silahlara
        
    Ülkem sınırlarında 3 nükleer bomba daha var. Open Subtitles لدينا 3 أسلحة نووية أخرى .موجودة فى بلادى
    Dr. Kelly, o kamyonda nükleer silahlar varsa ve Ruslar engel olamıyorsa kamyonu durdurmak için savaş riskini göze alır mısınız? Open Subtitles دكتورة كيلى لو أن هناك أسلحة نووية فى الشاحنة والروس لا يستطيعون إيقافها هل تريدى المخاطرة بحرب مقابل إيقافها؟
    var. 130'da, ve biraz üzerinde, bomba üretmek ile silah sınıfı hammaddeyi üretmek arasında yani bomba üretebilirsiniz. TED عند 130 , نبدأ تقريباً فوق 130 , بين بناء القنبلة , والنجاح في صنع وقود أسلحة نووية كافية عندئذ يمكنكم إختيار بناء القنبلة .
    Şimdi eğer nükleer silahların yayılmasının nükleer enerjinin yayılması ile bağlantılı olduğu gerçeğini değerlendirirseniz, çünkü bunu biliyoruz, örneğin: Hindistan ve Pakistan nükleer silahları, nükleer enerji tesislerinde uranyum zenginleştirerek gizlice geliştirdi. TED الآن إذا وضعت في الإعتبار حقيقة أن إنتشار السلاح النووي مرتبط بانتشار الطاقة النووية، لأننا نعلم على سبيل المثال، الهند وباكستان طورتا أسلحة نووية بسرية عبر تخصيب اليورانيوم في منشآت الطاقة النووية.
    Sadece burada ABD'de, Carolinalar'a iki kere nükleer silah bıraktık. TED فقط هنا في الولايات المتحدة، ألقينا أسلحة نووية في كارولينا مرتين.
    Ama şu anda biri altı nükleer silahı ateşleyebilir. Open Subtitles إنّ الشيء، شخص ما عنده القدرة الآن للتفجير ستّة أسلحة نووية
    nükleer silaha sahip olup, nükleer enerjiye sahip olmayan sadece iki ülke var, Kuzey Kore ve İsrail. TED هناك دولتين، كوريا الشمالية وإسرائيل، لديهما أسلحة نووية وليس لديهما طاقة نووية إطلاقاً.
    Bıçak kuşanmış. Kimyasal, biyolojik ve nükleer silahlara sahip. Open Subtitles مسلحة بسكاكين , مسلحة بكيماويات ,أسلحة نووية و جرثومية
    Müdür yardımcısına göre İsrail'de nükleer bomba yokmuş. - Dimona'daki bir elektrik santralinden ufak bir miktar plütonyum kaybolmuş. Open Subtitles طبقاً لنائب المدير "إسرائيل" لا يوجد عندها أسلحة نووية
    Açık konuşayım, ülkem sınırlarındaki teröristlerin elinde 3 nükleer bomba daha var. Open Subtitles لأكن صريحاً معك يا سيدى... لدينا 3 أسلحة نووية أخرى فى بلادنا... فى أيدى الإرهابيين.
    Saygısızlık yapmak istemem Sayın Başkan ama bu insanlar, Manhattan'ın yarısını yok etmek isteyen teröristlere nükleer bomba temin ettiler! Open Subtitles مع كامل الاحترام ياسيدتي الرئيسة هؤلاء الناس أعطوا أسلحة نووية لإرهابيين ! (كانوا على استعداد لمحو نصف (مانهاتن
    Atlantis üzerinde nükleer silahlar mı kullanacaksınız? Open Subtitles هل أنت فى سبيلك لإستخدام أسلحة نووية ضد أتلانتس ؟
    Sonuçta dünyayı yok edecek dev nükleer silahlar yapmıyoruz. Open Subtitles إنها ليست فقط أسلحة نووية عملاقة التي بإمكانها تدمير العالم
    nükleer silahlar atmosferdeki havayı solunamaz hâle getirmeden birkaç saat önce karbondioksit temizleyicileri bozuyor. Open Subtitles إنّه يهاجم منقّيات ثاني أكسيد الكربون قبل سويعات من جعل أسلحة نووية الهواء فوقنا غير قابل للتنفّس.
    Şu anda, neredeyse hiç kimse silah sınıfı hammadde üretimini desteklemezken, 2011'de bu büyük bir blok haline geliyor, ve bu ikisini bir araya getirdiğiniz zaman, İran'da hakim nüfuzu tanımlarsınız. TED تقريباً لا أحد يدعم البحث عن وقود أسلحة نووية اليوم , لكن في 2011 ذلك سيكون كتلة كبيرة , ولو وضعتم هذين الإثنين معاً , سيكون ذلك قوة التأثير علي إيران .
    General, şarkının tam ortasında nükleer silahları fırlatacak. Open Subtitles لقد حصل الجنرال على أسلحة نووية ليطلقها في منتصف أغنية كوكب الأرض!
    Shukrijumah nükleer silahları 2002 yılında Meksika'dan getirmiş diye yazıyor. Open Subtitles يقول أن (شكرى جماح) حاز على أسلحة نووية إلى داخل البلاد من المكسيك منذ عام 2002
    nükleer silahların kullanımına yetki verilmiştir. Ben İkinci Subay. Open Subtitles أمر إطلاق أسلحة نووية ، قد تم منحه هذا هو الضابط التنفيذي
    nükleer silahların kullanımına yetki verilmiştir. Open Subtitles أمر إطلاق أسلحة نووية ، قد تم منحه
    Falafel Tepelerindeki nükleer silah santralini vurmamız gerekiyor. Open Subtitles علينا تفجير مصنع أسلحة نووية في أعالي فالافل
    Bunlardan, yedi tanesinin nükleer silahı var. TED من تلك، سبعة منها لديها أسلحة نووية.
    "Müslümanların savunmaları için nükleer silaha sahip olmaları dini bir görevdir." Open Subtitles الحصول على أسلحة نووية للدفاع عن المسلمين واجب ديني أُسامة بن لادن
    O zaman, biri gelsin koltuğuna otursun "Selam hocam, nükleer silahlara erişimim var, Godzilla'yı yok etmeliyim." desin. Open Subtitles لنقل أن هذا الرجل يأتي ويجلس على أريكتك ويقول لك:" مرحباً، لدي خاصية الوصول إلى أسلحة نووية وأحتاج أن أدمر قودزيلا".

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus