| Babam evlendiğinde kel değildi ama ödediği her fatura saçından bir tel düşürdü. | Open Subtitles | لم يكن أبي أصلعاً حين تزوّج ولكن سقطت شعرة مقابل كلّ دولار يصرفه |
| kel ve şişmandı. Çok sarhoştu ve bağırıyordu. | Open Subtitles | كان أصلعاً وسميناً شرب كثيراً ثم أخذ يبكي |
| Birden komiklikten uzaklaşan gözlüklü, tıknaz ve kel adamın teki olacağım. | Open Subtitles | سأكون رجلاً قصيراً أصلعاً ذا نظارات لم يعد مرحاً |
| Birlikte olup olmadıklarını bilmiyorum. Adam keldi. | Open Subtitles | لا أعلم إذا كانا هُم أم لا الرجل كان أصلعاً |
| Ayrıca, dazlak olacaksın. | Open Subtitles | أنت سوف تصبح أصلعاً |
| Birden komiklikten uzaklaşan gözlüklü, tıknaz ve kel adamın teki olacağım. | Open Subtitles | سأكون رجلاً قصيراً أصلعاً ذا نظارات لم يعد مرحاً |
| Ekipte en az bir tane kel adam blundurmak lazım. | Open Subtitles | أعتقد أنك ستحتاج رجلاً أصلعاً على الأقل في المكان. |
| Adam ne kadar kel olursa olsun her zaman, onun sertleşme problemiyle uğraşmaktan bıkmış bir hatun da vardır. | Open Subtitles | مهما كان الشخص أصلعاً هناك دائماً امرأة تعِبت من التعامل مع عطبه مع الإنتصاب |
| Ellerinden ve boynundan yaralanmış. Bilincini kaybetmek üzereyken kel bir adamın geldiğini görmüş. | Open Subtitles | بينما كان يفقد وعيه، رأى رجلاً أصلعاً في الزقاق. |
| Tamam, eğer yarın kel olarak uyanırsam beni yine de çekici bulacak mısın? | Open Subtitles | حسناً، إذن لو استيقظتُ أصلعاً بالغد، فإنّكِ ستظلّين مُنجذبة إليّ؟ |
| Benim dediklerimi yaparsanız kimsenin kel kalmasına gerek kalmaz. | Open Subtitles | إذا الكل أتّبع تعليماتي حينها لن يضطر أي أحد لينتهي به المطاف أصلعاً |
| ..onu kel ve ağlayarak bırakma. | Open Subtitles | لا تتركه أصلعاً يتلوى في اليأس |
| Kelleşiyorum ancak henüz kel değilim. | Open Subtitles | فأنا لست أصلع لكنني سأصبح أصلعاً |
| kel bir erkekle hiç çıktın mı? | Open Subtitles | هل واعدتِ رجلاً أصلعاً من قبل ؟ |
| Başımı çarpmışım. Ovma sakın, kel kalacaksın. | Open Subtitles | لقد صدمتُ رأسي - نعم لا تفرك رأسك, ستصبح أصلعاً |
| Bu stres yüzünden kel kalacağım. | Open Subtitles | لقد أمسيت أصلعاً من جراء التوتر |
| Belki de kel olduğu için yakışıklı görünmeye çalışmıştır. | Open Subtitles | ربما كان ساحراً لأنه كان أصلعاً |
| Yoksa kel miyim? | Open Subtitles | هل صرت أصلعاً ؟ |
| Nasıl bildiğimi söyliyeyim; çünkü kurbanımız keldi | Open Subtitles | سأخبركم كيف أعلم ذلك لإن ضحيتنا كان أصلعاً |
| Dave Martin, keldi. | Open Subtitles | مهلاً , لقد كان (دايف مارتن) أصلعاً |
| O bir dazlak, degil mi? | Open Subtitles | لقد كان أصلعاً .. صحيح ؟ |
| O da dazlak, degil mi? | Open Subtitles | لقد كان أصلعاً .. صحيح ؟ |