"أظن انه" - Traduction Arabe en Turc

    • bence
        
    • galiba
        
    • sanmıyorum
        
    • - Sanırım
        
    • Sanırım bir
        
    • Sanırım o
        
    bence ikimizin de, bilirsin işte, hayatımızı düzene sokmamız gerekiyor. Open Subtitles فقط أظن انه على كلينا أن يجد له حياة يعيشها
    bence artık diğer türlüsünün işe yarayıp yaramayacağını görme vakti. Open Subtitles أظن انه حان الوقت لنعرف ان كان الامر ينجح بالعكس
    bence şu anda sana bir itirafta bulunursam, zaman kazanmış oluruz. Open Subtitles أظن انه يمكننا إنقاذ أرواحنا عديد المرات ان أعترّفت لك الآن
    galiba yedek anahtarlarını benimkileri ona verdim diye verdi. Open Subtitles أظن انه أعطاني نسخة من المفتاح لأنني اعطيته مفتاحي
    Bunun kazada olduğunu sanmıyorum. Birkaç haftalık bir yara gibi. Open Subtitles لا أظن انه من الحادث أنه يبدو كأنه حدث منذ عدة أسابيع
    - Sanırım Amy ile konuşmalısın. Open Subtitles أظن انه يجب ان تتحدث مع أيمي بخصوص ذلك
    Sanırım bir mola vermemiz gerek. Open Subtitles مهلاً , مهلاً لحظة أظن انه علينا أن نرتاح لبعض الوقت
    Sanırım o kadar şarap içip sarhoş olmamalıydım Kang Chi kardeşim. Open Subtitles يا رجل.. أظن انه ما كان ينبغى ان اتناول الكثير من المشروب يا اخى الصغير كانج تشى
    Çünkü bence artık bu yaramaz çocuğu kullanmanın vakti geldi. Open Subtitles لأنى أظن انه حان الوقت لكى تقود هذا الفتى السيئ
    Bugün sizlere, sarsıcı olayların yol açtığı derin dönüşümler için bence neyin daha eksiksiz bir çözüm olacağını anlatmak istiyorum. TED لهذا أريد التحدث معكم اليوم عن ما أظن انه وصفة متكاملة تنتج تغير عميق سببه أحداث صاعقة.
    bence sebebi de bu kadar masum birinin ölümü yüzünden duyguların taşması. Open Subtitles و هو ما أظن انه التدفق الطبيعي للحزن بسبب خسارة شخص بريء للغاية
    bence Dünya'ya olan saldırıyı durdurmaya çalışmalıyız önce. Open Subtitles أظن انه علينا ايقاف الهجوم على الارض اولا؟
    Guadalupe bence oturman daha iyi olacak tamam mı? Open Subtitles غوادلاوبي , أظن انه من الجيد لكِ أن تجلسي حسناً
    Ama bence çıkmamalıyız bile. Open Subtitles لكن لا أظن انه علينا, لا اظن أنه علينا ان نذهب في موعد حتى.
    Canım, galiba sizinkilerle yemeği iptal etmek zorunda kalacağız. Open Subtitles مرحبا,عزيزي أظن انه يجب ان نلغي موعدنا مع والديك
    Onu ben de izledim. galiba birisi zaten ölüydü. Open Subtitles رأيت ذلك أيضاً أظن انه واحد منهم قد مات فعلاً
    Hangi ırktan olduklarını umursadığını sanmıyorum. Open Subtitles لقد غير نوع ضحاياه لا أظن انه يعرف او يهتم بعرق ضحاياه
    Ve engel olacağını sanmıyorum, ama aslında senin bundan endişelenmen gerektiğini de sanmıyorum. Open Subtitles يتقاطع مع يومك السعيد و لا أظن انه سيفعل لكن أظن انه لا يجب ان تقلقي بهذا الشأن
    - Sanırım Amy ile konuşmalısın. - Yardım edecekse konuşacak bir şey yok. Open Subtitles أظن انه يجب ان تتحدث مع أيمي بخصوص ذلك
    - Sanırım mayomu hiç çıkarmamalıydım. Open Subtitles - لقد اخبرت القصة أظن انه لم يكن علي أن اخلع - ملابس السباحة
    Sanırım bir kitabı yargılayamazsın, değil mi? Open Subtitles أظن انه ليس بأمكانك الحكم على الكتاب
    Sanırım bir tür içgüdü. Open Subtitles أظن انه نوع من الغريزة
    Irak'a para transferinden sorumlu kişi. Gibbs'in bize verdiği dosyalarda vardı. Sanırım o emekli bir albay. Open Subtitles أظن انه في أحدى ملفات التي جعلني جيبز أبحث فيها عن الوحدات التي كانت مسـؤوله عن نقل الاموال من العراق أظن أنه كولونيل موقوف

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus