| Sanırım, bana kariyerimi o verdiği için alabileceğini de düşünüyor. | Open Subtitles | أظن بأنّه يعتقد أنه أعطاني مهنتي وهو يستطيع أخذها مني |
| Sanırım benim de hava gücünde büyüdüğüm söylenebilir. | Open Subtitles | أظن بأنّه يمكنك القول أنني كنت طفل قوة جوية |
| - Sanırım tüm hayatını bir hapiste geçirecek. Ne uğruna? Kurukafa? | Open Subtitles | أظن بأنّه سيصرف بقية حياته في السجن لأي غرض؟ |
| Sanırım bu çevrede bir "şekil değiştiren" sorunu var. Sana şunu sorayım. | Open Subtitles | أظن بأنّه لدينا مشكلة متغيّر الشكل مع الجوار |
| Sadece kaçırılan çocuklara birşey yapıyorlar, diye düşünüyorum. | Open Subtitles | أظن بأنّه قد يكون له علاقة بالأطفال المفقودين |
| Sanırım, onun güvenilir olmadığını hissediyordu. | Open Subtitles | أظن بأنّه مجرّد شعور بأنه ليس جديراً بالثقة، هل تفهمان؟ |
| Tabi... Sanırım acıtmaz. | Open Subtitles | طبعا أظن بأنّه لا يستطيع أن يؤذي |
| Sanırım bıraktığı yerden bizim devam etmemizi istiyor. | Open Subtitles | أظن بأنّه يريدنا أن نكمل من حيث توقف |
| Sanırım kaldığı yerden bizim devam etmemizi istiyor | Open Subtitles | أظن بأنّه يريدنا أن نكمل من حيث توقف |
| Sanırım kaldığı yerden bizim devam etmemizi istiyor | Open Subtitles | أظن بأنّه يريدنا أن نكمل من حيث توقف |
| Evet, Sanırım bir sorunumuz var. | Open Subtitles | أظن بأنّه لدينا مشكلة أسبستوس ؟ |
| Sanırım daha da kötü olabilir. | Open Subtitles | حسنا أظن بأنّه أسوأ بكثير |
| Sanırım daha da kötü olabilir. | Open Subtitles | حسنا أظن بأنّه أسوأ بكثير |
| Sanırım söyleyecek şeylerim vardı. | Open Subtitles | أظن بأنّه عليّ قول شيئ. |
| - Şehir dışında Sanırım. | Open Subtitles | أظن بأنّه خارج المدينه |
| Beni duyduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | هل تعلم أظن بأنّه بإمكانك سماعي |
| Bunu yalnız yapmamamız gerektiğini düşünüyorum. | Open Subtitles | لا أظن بأنّه علينا القيام بهذا وحدنا |