| Sanırım ilk önce diğer insanların dualarına cevap vermek zorunda kalmış. | Open Subtitles | ، أعتقد أنّه كان لديه دعوات آخرين . كي يجيبها أولاً |
| Sanırım yüksek sesli tezahürat sesleri de vardı. | TED | أعتقد أنّه كان هناك بعض أصوات الصياح العالية، |
| Sanırım daha fazlasını söyleyecekti, ama susturuldu. | Open Subtitles | ،لا أعلم، ولكن أعتقد أنّه كان يريد قول المزيد ولكنّه بدا مذعوراً |
| Bence kitabının adını değiştirmeli. Hazır, başla, çıldır. | Open Subtitles | أعتقد أنّه كان يَجِبُ أنْ يَدْعوَ كتابَه جاهزون، دعونا نجن. |
| Çünkü Bence incitebileceği bir şeyi sevmekten korkuyordu. | Open Subtitles | حسناً، لأنّني أعتقد أنّه كان يخشى. من أنْ يحب شيئاً قد يؤذيه. |
| Gazeteyi okuduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | تحت ملابسه لا أعتقد أنّه كان يقرأ الصّحيفة. |
| Burada iş icabı bulunduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنّه كان هنا لإجراء أعمال تجارية. |
| Arabanın kaydını inceledik. Bu adama aitmiş. Sanırım sürücümüz o adammış. | Open Subtitles | تعقبت رقم المركبة، هذا الرجل يمتلكها، أعتقد أنّه كان سائقنا. |
| Sanırım, otoriteyle daima bir problemim vardı. | Open Subtitles | أعتقد أنّه كان لديّ دائماً مشكلة مع السلطة |
| Sanırım yutamayacağım lokmadan fazlasını ısırmamalıyım. | Open Subtitles | هذا هو الأمر، أعتقد أنّه كان خبراً أكبر من حجمي. |
| Sanırım acı çekiyordu. Paraya ihtiyacı vardı. | Open Subtitles | أعتقد أنّه كان مُتضرراً، وكان بحاجة إلى المال. |
| Ama Sanırım emlak anlaşması yapıyorlardı. | Open Subtitles | لكنّي أعتقد أنّه كان بينهما صفقة عقارية كبيرة |
| Sanırım bu sadece bizim ikiz olduğumuzu bilmeyenleri etkilerdi. | Open Subtitles | أعتقد أنّه كان مذهلاً للأشخاص الذين لم يعرفوا أننا توائم |
| Sanırım, büyükelçi buna daha fazla yıkıldı. | Open Subtitles | أعتقد أنّه كان أكثر إنزعاجًا بعض الشيء بشأن هذا |
| Bence dışarıda neler olduğunu ona anlatmamız gerekirdi. | Open Subtitles | أعتقد أنّه كان علينا أن نعطيه لمحة حول ما يجري هناك. |
| Bence yaptığım düşüncelilikti. | Open Subtitles | أعتقد أنّه كان مراعاة مشاعر الآخرين. |
| Bence sana güvenmeliyimdim. | Open Subtitles | أعتقد أنّه كان عليّ الوثوق بك. |
| Bence gayet iyi bir ritim tutturmuştuk. | Open Subtitles | أعتقد أنّه كان لدينا إيقاع عالي |
| Hayır, bir kız arkadaşı hatta bir arkadaşı bile olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | أكانت أيّ من تلك الطالبات خليلته؟ كلاّ، لا أعتقد أنّه كان لديه خليلة، أو أصدقاء على الإطلاق، من وجهة النظر هذه. |
| Yardım edebileceğini sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنّه كان بإمكانكِ المساعدة |