| Sanırım özel bir gün için ayrılmış bir şişe viskimiz olacaktı. | Open Subtitles | حسناً هيا بنا عزيزتي أعتقد ان هناك زجاجة ويسكي بانتظارنا |
| Sanırım bir fincan çay alma imkanım yoktur? | Open Subtitles | لا أعتقد ان هناك فرصة لشرب كوب من الشاى, صحيح؟ |
| Sanırım senin buraya gelip karşılıklı elveda dememin hiçbir yolu yok? | Open Subtitles | أعتقد ان هناك أي فرصة لكم يتأرجح هنا نقول وداعا في الشخص؟ |
| İşin kahramanlığında değilim. bence ölümden daha kötü bir şey yok. | Open Subtitles | لا أدّعى البطولة, لا أعتقد ان هناك شئ اسوأ من الموت |
| Çünkü benim senin paranormal araştırmalarını çürütmemi istiyorlardı... fakat şimdi bunun daha derin bir şey olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | ولكن أعتقد ان هناك شيئا اعمق من هذا الآن |
| ... amasanırımonugeri getirebilmenizin bir yolu var. | Open Subtitles | ولكني أعتقد ان هناك وسيلة يمكنك بها استعادتها |
| Ama Sanırım aramızda o kazazedeyle ilgilenmeyenler var. | Open Subtitles | لكني أعتقد ان هناك البعض هنا ليس متحمسا لهذه الضحية |
| Sanırım prostatımla ilgili gerçekten bir sorunum olabilir. | Open Subtitles | أعتقد ان هناك حقاً خلل في البروستات خاصتي |
| Sanırım en sonunda, kampüse hayat gelmiş. | Open Subtitles | لا أعتقد ان هناك حياة في هذا الحرم الجامعي بعد كل الذي مر به |
| Sanırım direksiyonun üzerinde reçel var. | Open Subtitles | أعتقد ان هناك أثار مربي علي عجلة القيادة. |
| Bekleyin. Sanırım bir arıza var. | Open Subtitles | إنتظر، إنتظر أعتقد ان هناك نوع من الخلل. |
| Ve Sanırım şu anda neredeyse bir buçuk milyar aktif Android cihaz var. | TED | و أعتقد ان هناك الكثير، فحوالي مليار و نصف من الأجهزة الفعالة بنظام أندرويد ، |
| İyi bir iş... bence iyi ya da kötü iş yoktur | Open Subtitles | أنا لا أعتقد ان هناك أيّ مهنة مريحة أو سيئة |
| Bursun gerçekleşmesi için epey şansım var. | Open Subtitles | أعتقد ان هناك فرصة جيدة أن الرعاية ستحصل لنا قريبا |
| Başka bir şeyler daha olabilir bence. Ya hala yalan söylüyorsa? | Open Subtitles | ما زلت أعتقد ان هناك مشكلة ماذا لو كانت تكذب؟ |