| Ben hiç Oscar ödülü kazanmadım ve Yankees'te de oynamadım! | Open Subtitles | لم أفز بجائزة الأوسكار مطلقاً كما لم ألعب مع "اليانكيز"! |
| Hiçbir zaman nişancılıkta Olimpiyat Madalyası kazanmadım. | Open Subtitles | ولم أفز أبداً بمدالية أولمبية في الرّماية |
| Hayatımın en büyük şeyini işe tekrar geri döneyim diye kazanmadım. | Open Subtitles | لم أفز بأكبر شيء في حياتي لكي أعود مباشرة للعمل. |
| Onu kazanamadım. Aslında hiçbir zenci onu kazanamadı. | Open Subtitles | لم أفز بذلك في الحقيقة، لم يفز بة أي أحد من السود |
| Orada bir türlü kazanamadım. | Open Subtitles | سأخذك للكازينو بقرب المطار لم أفز أبدا في ذلك المكان قد تكونين جالبة الحظ لي |
| Bu noktada, yarışmayı kazanamazsam bebek tek maddi varlığım. | Open Subtitles | أعني، عند هذه النقطة الطفل هو الإستثمار المالي الوحيد. إن لم أفز بمسابقة الفطيرة. |
| Size şaşırtıcı gelebilir, ama daha önce böyle bir şey kazanmamıştım. | Open Subtitles | هذا قد يبدو كمفاجأة لكم، ولكني في الواقع لم أفز بأي شيء من قبل. |
| Yapamam. Onu kendi oyunumda kazanmadım. Kahraman'ın Görevi'nde kazandım. | Open Subtitles | لا أستطيع، أنا لم أفز بها في لعبتي بل فزت بها في لعبة "واجب الأبطال" |
| İşime geri dönmek için hayatımın en büyük şeyini kazanmadım. | Open Subtitles | إنني لم أفز توّاً بأكبر حدث في حياتي، لكي أعود بعدها مباشرةً إلى العمل. |
| Şimdi ben bir New York sosyetesi değilim sizler gibi ödül falan da kazanmadım ama... | Open Subtitles | أنا ليس من مشاهير نيويورك و لم أفز بآي جائزة كما جميعكم |
| Uğursuzluk getirme. Daha üçüncüyü kazanmadım. | Open Subtitles | لا تنحسيني، فلم أفز بالثالث بعد |
| Yapamam. Onu kendi oyunumda kazanmadım. Kahraman'ın Görevi oyununda kazandım. | Open Subtitles | لا أستطيع، أنا لم أفز بها في لعبتي بل فزت بها في لعبة "واجب الأبطال" |
| Nobel Barış Ödülü'nü hiç kazanmadım. | Open Subtitles | لم أفز بجائزة نوبل للسلام أبداً |
| Hiç piyonga kazanamadım ama bunu kazanacağım. İlk yardım, rapor verin, lütfen. | Open Subtitles | .لم أفز باليانصيب من قبل , لكنني سأفوز بهذا مسعفون , التقرير , من فضلك |
| Beni karıştırmayın, Leopold ve Lobe'dan beri tek el kazanamadım. | Open Subtitles | لا تنظر إلي، لم أفز بأي لعبة (منذ (ليوبولد) و(لوب |
| Yani Yılın Öğretmeni ödülünü kazanamadım ama eve elim boş dönmüyorum. | Open Subtitles | حسنا، أنا لم أفز بلقب مدرسة العام؛ لكنى لم أرجع إلى البيت خالية اليدين! |
| Seni terk ettim çünkü Stanley Kupası'nı kazanamazsam beni bırakacağından korktum. | Open Subtitles | أترين ؟ لقد غادرت لأني كنت خائفاً إذا لم أفز بكأس ستانلي فسوف تتركينني |
| Eğer bu festivali kazanamazsam, göt gibi kalacağım. | Open Subtitles | إذا لم أفز بهذا المهرجان سوف يطردني والدي |
| - Bu harika. Daha önce hiçbir şey kazanmamıştım. | Open Subtitles | هذا رائع، لم أفز بشيء من قبل في حياتي. |
| Ayrıca hiçbir şeyi de kazanmış değilim. | Open Subtitles | فلم أفز بأي شيء |