Yazma aşamasındaki anahtar unsurlardan birini sana Açıklamama izin ver lütfen. | Open Subtitles | دعني أفسّر لك... أحد العناصر الأساسية في عملية الكتابة... |
Bu da oldukça kötü. Sana Açıklamama müsaade et. | Open Subtitles | هذا أيضاً سيء جداً دعني أفسّر الأمر لك |
Sana bir şey açıklayayım. Süper zengin insanlarla uğraşılmaz. Makineli tüfeği olan çocuk gibidirler. | Open Subtitles | دعني أفسّر شيئاً ، لا تعبث مع الناس فاحشي الثراء ، إنّهم كالأطفال مع رشاشات |
Sana birşeyi açıklayayım. | Open Subtitles | دعني أفسّر لك شيئاً ما |
Bana yardım ettiğiniz için çok memnunum ama her an çalışma yöntemimi açıklamak istemiyorum. | Open Subtitles | بوجودك هنا لمساعدتي، ولكنني لا أريد أن أفسّر طريقة أدائي للأمور |
İlk sayısı için verilen bir partiydi ama neden sana açıklama yapıyorum, Walter? | Open Subtitles | كان حفلاً بمناسبة إصداره الأول، ولماذا أفسّر لك ذلك؟ |
Daha sonra açıklarım. Üzgünüm. | Open Subtitles | سوف أفسّر ذلك فيما بعد أنا آسفة |
Nasıl açıklayacağımı bilmiyorum. Onunla konuşmalısınız. | Open Subtitles | لا أعرف كيف أفسّر ذلك، يجب أن تتحدّثا إليه. |
Kocama onun kız kardeşiyle yattığımı nasıl açıklayabilirim ki? | Open Subtitles | كيف أفسّر لزوجي أني عاشرت أخته؟ |
Lütfen Açıklamama izin ver. | Open Subtitles | رجاءاً، دعيني أفسّر. |
Lütfen. Açıklamama izin verin. | Open Subtitles | أرجوك دعني أفسّر لك |
- Açıklamama izin verirseniz... | Open Subtitles | -إسمعي، لو سمحتِ لي أن أفسّر ... |
Eğer Açıklamama izin... | Open Subtitles | لو سمحت لي أن أفسّر... |
Hayır. Hayır, bırakın açıklayayım. | Open Subtitles | كلا، دعوني أفسّر. |
Tamam bırak açıklayayım | Open Subtitles | حسناً، دعوني أفسّر |
- Bekle. açıklayayım. | Open Subtitles | .لحظة، دعني أفسّر |
Her yaptığımı danışmana açıklamak zaman kaybı olmaya başladı. | Open Subtitles | بات من استنزاف الوقت أن أفسّر تصرّفاتي للمستشار |
Evet, içine girmeden önce bu ölçümleri daha iyi açıklamak istiyorum sadece. Bana bir dal getirin. | Open Subtitles | أريد أن أفسّر هذه القراءات قبل أن نعبره |
Büyükannem beni bir torba parayla yakalar ve ben nereden geldiğini açıklamak zorunda kalırsam seni öldürürüm. | Open Subtitles | ستمسكني جدّتي بحقيبة من النقود ويتعيّن عليّ أن أفسّر لها من أين أتت -سأقوم بقتلك |
Bunu sana açıklama yollarımın tükendiğini hissediyorum... ama bir kez daha anlatmayı deneyeceğim. | Open Subtitles | أشعر وكأنني قد نفذت مني جميع الطرق حتّى أفسّر لك هذا ولكن سأحاول مرة أخرى |
Pekâlâ, nasıl açıklarım? | Open Subtitles | حسناً، كيف أفسّر هذا؟ |
Filmin ne olduğunu nasıl açıklayacağımı bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف كيف أفسّر لكِ ما هو الفلم |
açıklayabilirim lütfen . | Open Subtitles | أرجوك، بإستطاعتي أن أفسّر هذا. |