Labarge onu öldürmeden önce Yüzbaşı Trudeau alaydaki en iyi adamdı. | Open Subtitles | كان الكابتن ترودو أفضل رجل في الفوج قبل ان يقتله لابارج |
Kellogg timdeki en iyi adamdı. | Open Subtitles | وكيلوغ أفضل رجل في الفريق. |
Frank herkesin bölüğündeki en iyi adamdı. | Open Subtitles | فرانك) كان أفضل رجل في أي وحدة) |
Ben de dedim ki, "en iyi adam mı? sen bu dolaptaki en iyi adam bile değilsin." | Open Subtitles | لذا أقول أنت أشبين العريس وأنت لست أفضل رجل في الخَزانة |
en iyi adam, hayatındaki en iyi adam anlamına gelir. Yani benim gibi. | Open Subtitles | أفضل رجل تعني أفضل رجل في حياتك ,الذي هو أنا |
Bunlar sterilize edildi mi? Sağdıç geldi! | Open Subtitles | روبن، أفضل رجل في البيت |
Bunlar sterilize edildi mi? Sağdıç geldi! | Open Subtitles | روبن، أفضل رجل في البيت |
Bayanlar ve baylar şov dünyasının en çok çalışan adamı... bayanlar ve baylar, Bay Dinamit... | Open Subtitles | أيها السيدات والسادة لتقديم أفضل رجل في مجال الترفيه أيها السيدات والسادة السيد ديناميت |
Bayanlar ve baylar şov dünyasının en çok çalışan adamı... bayanlar ve baylar, Bay Dinamit... | Open Subtitles | أيها السيدات والسادة لتقديم أفضل رجل في مجال الترفيه أيها السيدات والسادة , السّيد ديناميت... |
İşte Paris'teki en iyi adam. | Open Subtitles | هو أفضل رجل في "باريس" على الإطلاق يا سيدي. |