| Yanlış zaman olduğunu biliyorum ama, bilmeni istiyorum ki, şu an seni düşünüyorum. | Open Subtitles | أعرف أن الظروف غير ملائمة لكن أريدك أن تعرفى أننى أفكر بك دائما |
| Ve onları parlatıyorken, seni düşünüyorum. | Open Subtitles | لذا و أنا أنظفه، أفكر بك و بالأولاد، و بحياتنا |
| Belediye binasının önünden geçerken seni düşünüyordum ve aklıma sana takıldı. | Open Subtitles | كنت أفكر بك عندما مررت بمركز البلدة و قد علقت الفكرة برأسي |
| Ama seni düşünüyordum ve şunu hatırladım tucson'da geçirdiğimiz akıl almaz çılgın gece Bilmiyorum, bin yıl önceydi, ve muhtemelen bunu hatırlamıyorsun-- | Open Subtitles | كنت أفكر بك ثم تذكرت تلك الليلة التي قضيناها في توسان منذ الف سنة, ربما لا تذكر |
| Orada geçirdiğim her gün... her siktiğim günü Jimmy, seni düşündüm adamım. | Open Subtitles | في كل يوم كنت هناك في كل يوم لعين، كنت أفكر بك |
| Söze ya böyle girecektim ya da... "Her gün seni düşünüyorum" diyerek. | Open Subtitles | حَسناً، لكانت ستكون تلك أو أفكر بك كل يوم |
| O zaman kesinlikle benim ismimi söylemelisin. Çünkü arabanda oturduğumdan beri seni düşünüyorum. Meeta... | Open Subtitles | إذن يجب أن تقول اسمي لأنني أفكر بك منذ أن ركبت سيارتك ميتا |
| Eğer bu daha iyi hissetmeni sağlayacaksa ben de sürekli seni düşünüyorum. | Open Subtitles | إن كان يجعلك تشعر بتحسن، فأنا أفكر بك طيلة الوقت أيضًا. |
| Ne zaman polisler tarafından kenara çekilsem seni düşünüyorum ve bu çok oluyor. | Open Subtitles | أتعلمين أنه في كل مرة يتم إيقافي من قبل الشرطة أفكر بك وهذا يحدث كثيراً |
| Hep seni düşünüyorum ve kollarına döneceğim ana kadar dakikaları sayıyorum. | Open Subtitles | أفكر بك على الدوام وأعد الدقائق إلى أن أعود لأكون بين ذراعيك. |
| Sürekli seni düşünüyorum. Bu yüzden neredeyse senden nefret ediyorum. | Open Subtitles | أفكر بك طوال الوقت وأكاد أكرهك لهذا السبب |
| Ben yorgun bile değilim. Ben sadece seni düşünüyordum. | Open Subtitles | كلا, أنا لست متعبة حتى أنا فقط كنت أفكر بك |
| seni düşünüyordum da birbirimizi neden, bu kadar incittiğimizi merak ediyorum.. | Open Subtitles | لقد كنت أفكر بك وكنت أتسائل لماذا نؤذي بعضنا هكذا |
| Televizyonda adımı söylediğinden beri seni düşünüyordum. Gerçekten senin kız arkadaşın olduğumu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | كنت أفكر بك منذ أن قلت اسمي في التلفاز الوطني هل حقاً تعتبرني صديقتك؟ |
| Hey. Bende daha dün seni düşünüyordum, ihtiyar. | Open Subtitles | أهلاً بك ، لقد كنت أفكر بك بالأمس يا صاح |
| Ben de seni düşünüyordum. İçeriden çıktığını duydum. Bana uğrayacağından emin değildim ama. | Open Subtitles | .كنت أفكر بك سمعت أنك خرجت لم أتيقن من أنك ستمر بيّ |
| seni düşündüm dedim | Open Subtitles | كل ما قلته هو أننى كنت أفكر بك من الجيد أن تكون ِ هنا و لقد أفتقدتك |
| Ama sana değer vermediğim Seni düşünmediğim ya da mutlu olmanı istemediğim anlamına gelmez bu. | Open Subtitles | و لكن هذا لا يعنى أننى لا أهتم لأجلك أو أننى لا أفكر بك أو أننى لا أريدك أن تكونى سعيدة |
| Kendimi seni düşünürken buluyorum. | Open Subtitles | 200)}دائماً 200)}أفكر بك 200)}وكأنني بقربك |
| Bunca zaman hayır diyorum, çünkü sizi düşünüyordum. | Open Subtitles | كنت دائماً أقول له ، لا . لأنني كنت أفكر بك |
| Bak Max, tüm bunlar başladığından beri... sürekli seni düşünüp durdum. | Open Subtitles | هل تعلم يا ماكس ، منذ أن بدأ كل هذا كنت أفكر بك طوال الوقت |
| Doğru olansa, seni aklımdan çıkaramamam ve görmeyi çok ama çok istemem. | Open Subtitles | الحقيقة أنني أفكر بك دائماً حقاً أردت رؤيتكِ |
| Her gün düşünüyorum seni. - Sizce biz mi yaptık? | Open Subtitles | أفكر بك كل يوم أتعتقدين أننا قمنا بها ؟ |
| Seni eve bıraktıktan sonra bir orospuya gidip seni düşüneceğim. | Open Subtitles | بعد أن أوصلك لمنزلك، سأذهب لملاقاة عاهرة و أفكر بك. |
| Keşke sizinle birlikte olabilseydim. sizi düşünüyorum. | Open Subtitles | أرد أن أقول أني أتمنى لو كنت معك أنا أفكر بك |