| - Ya, tabii. Hangi akraban torpil çekti? | Open Subtitles | نعم نعم أخبرني أي من أقاربك وفر لك هذه الوظيفة؟ |
| 4 yıl boyunca ülkenden ve akrabalarından uzaklaştırdım. | Open Subtitles | لأربعة سنين جعلتك بعيدة عن بلدك و أقاربك |
| Seninle akraba, ya da en azından aynı soyadını taşıyor. | Open Subtitles | أحد أقاربك, أو على الأقل يحمل الاسم ذاته |
| Baban,annen,kardeşlerin,akrabaların... | Open Subtitles | ابائك , أمهاتك, إخوانك ,أخواتك وكل أقاربك |
| Çünkü sana biraz kıçını vermiş olsaydı, belki akrabalarını attırarak öldürüyor olmazdın. | Open Subtitles | لأنها لو إستسلمت وأعطتك مؤخرتها بعض الوقت لتفعل ما تريد بها لربما لم تقتل أقاربك بواسطة أفعالك |
| ailen bozuk atana dek aylar, yıllar boyu sapıtırsın, eğlenirsin ve sonra da taş devrine geri dönersin. | Open Subtitles | نذهب إلى الحفلات الساذجة لأشهر أو لسنوات إلى أن يبدأ أقاربك بإزعاجك وبعدها تعود إلى العصر الحجري |
| - Belki daha fazla akrabanı bulabilirim. | Open Subtitles | -لربما أستطيع إيجاد المزيد من أقاربك -أجل |
| Tüm akrabalarınız çetenize katıldı mı? | Open Subtitles | عل أنضم كل أقاربك إلى العصابة ؟ |
| O senin yaşayan tek akraban. | Open Subtitles | إنها الوحيدة بين أقاربك التي لا تزال على قيد الحياة. |
| Anladığım kadarıyla 5 akraban saldırıda öldürülmüş | Open Subtitles | أفهم أنّ خمسة من أقاربك قُتلوا في تلك الضربة الصاروخيّة الأمريكيّة. |
| Kentucky'deki üçüzü olan akrabalarından söz etmiyorum bile. | Open Subtitles | بدون الحاجة لذكر أقاربك في كنتاكي مع ثلاثة توائم |
| - Senden ve akrabalarından uzak durmasını ona söylemiştim. | Open Subtitles | أخبرته أن يبقى بعيداَ عن أقاربك |
| Hayır henüz ölmedi. Az önce akraba evliliğinden doğma kuzenlerin beni pusuya düşürdü. | Open Subtitles | كلّا، لم يمُت بعد، فقد كمَن لي بعض أقاربك بالفطرة. |
| Sıkıcı oluyorlar, bilirsin. Kiliseye gitmek zorundasın, tüm akrabaların oradadır. İçine dans eklenmiş cenaze gibi. | Open Subtitles | عليكِ الذهاب الي الكنيسة،كل أقاربك يكونون هناك أنه مثل كل شئ سئ حول الجنازة بالاضافة الي الرقض |
| O,boşyere seni ve akrabalarını tamamen hayatından Çıkarmadı... | Open Subtitles | فقط لنقول, أنّه تركك عند أقاربك و أختفي تماماً من حياتك. |
| Adsız Alkolikler grubu tarafından tamamen yutulmamış olmanın güzel tarafı ayık olmanı kutlamak için içkili parti düzenleyen ailen ve arkadaşların olmasıdır. | Open Subtitles | الشيئ ليس الجيد لعدم وجودك في مجتمع مدمنين الكحول هو أصدقائك و أقاربك يقيمون حفلات الشرب يحتفلون لمفاجائتك |
| Bir akrabanı ziyarete gittin. Belki de anneni. | Open Subtitles | كُنت تزور أحد أقاربك رُبما .. |
| Ne kadar ilginç akrabalarınız var. | Open Subtitles | أقاربك مثيرون للاهتمام يا آنسة (إليزابيث) |
| Ihanet yüzünden sen ve bütün yakınların idâm edilecek! | Open Subtitles | عقوبة الخيانة تقضي بإعدام كلّ أقاربك وأسرهم. |
| Su anda Kuzenlerinden birinin arabası çiçekçi kamyonetine benziyor. | Open Subtitles | فيالوقتالحالي, شاحنة احد أقاربك تبدو كشاحنة زهور |
| Bir daha asla arkadaşlarınla veya akrabalarınla iletişim kuramazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك التواصل مع أصدقائك أو أقاربك مجدداً. |