| Doğum gününüz. Biri size dana derisinden bir cüzdan veriyor. Kabul etmezdim. | Open Subtitles | إنه عيد ميلادك , شخص ما يعطيكى محفظة جلد عجل لن أقبلها |
| Onu daha önce reddettiğimi düşünmüştüm dün gece buradan onu Kabul etmeye karar vererek ayrıldım. | Open Subtitles | ومع ذلك, رفضت الصفقة, لقد تركته البارحة وفي رأسي أن أقبلها. |
| Gerçekten onu öpmemi istedi mi? | Open Subtitles | هل هى كانت تريدنى أن أقبلها فى الحقيقة؟ |
| O an için, onu öpmek, öpmemekten daha kolaydı. | Open Subtitles | و في تلك اللحظة, كان من الأسهل أن أقبلها من أن لا أقبلها |
| Onu öpmem için zorladı! | Open Subtitles | لقد جعلتنى أقبلها |
| Dişlerinde o kadar çok köprü vardı ki ne zaman öpmeye kalksam geçiş ücreti ödedim. | Open Subtitles | فتاتي عندها تقويم أسنان كل مرة أقبلها على أن أدفع رسوم |
| Bu çanta 1.900 dolar. Bunu senden alamam. | Open Subtitles | لا، لا، حقيبة كهذه يبلغ ثمنها ألفي دولار، لن أقبلها منكِ |
| öpeceğim son kız olabilirsin. | Open Subtitles | الأمر وما فيه ، أنه من الممكن أن تكونِ آخر فتاة أقبلها |
| Onu öpmemeliydim. | Open Subtitles | كان يجب أن لا أقبلها |
| Kardeşimi öldürdüm. Sonuçlar her ne ise, Kabul ediyorum. | Open Subtitles | لقد قتلت أخى مهما كانت العواقب فأنا أقبلها |
| Bu çok hoş, ama Kabul edemem. | Open Subtitles | حسناً هذا لطيف، لكنني لا أستطيع أن أقبلها. |
| - Bunu asla yapmayacağımı biliyorsun! Yani planın bu. Kabul etmeyeceğimi biliyorsun yani beni burada tutmak ve George'un da ülkemi yönetmesi için bir bahanen olacak! | Open Subtitles | إذاً فاللعبة هي أن تقدم لي مطالبات تعلم أني لن أقبلها وتستخدمها كعذر لأبقائي هنا |
| Millet, dinleyin, üzgünüm ama Kabul edebileceğim tek ödeme şekli propan veya pil. | Open Subtitles | أصغوا يا ناس.. أنا آسفٌ ولكن طريقة الدفع الوحيدة التي أقبلها |
| Ama kazancınızı beyan etmezseniz bunu Kabul etmem yasalara aykırı olur. | Open Subtitles | لكن مالم ترغب في التصريح عن المبلغ. فسيكون غير قانوني لي لأن أقبلها. |
| Kabul etmemem gerektiğini mi düşünüyorsun? | Open Subtitles | أيعني هذا بِأنك تعتقد أنني لا يجب أن أقبلها ؟ |
| Neden onu veda için öpmemi sağladın? | Open Subtitles | لم جعلتني أقبلها قبلة الوداع ؟ |
| Onu öpmemi istiyor mu, istemiyor mu? | Open Subtitles | هل تريدني أن أقبلها أم لا؟ |
| Rachel'ın müthiş bir yanı vardı... ne zaman ilginç bir şey söylese onu öpmek istiyordum. | Open Subtitles | ... الشيء المثير في راشيل أنني أريد أن أقبلها كل مرة ... تقول فيها شيئا شيق |
| Onunla yine dans etmek ve vaktinde... onu öpmek istiyorum. | Open Subtitles | .. أريد أن أرقص معها ثانية ، و ... أقبلها حين كان يجب أن أقبلها |
| - Onu öpmem gerekiyordu. - İçimden böyle yapmak geldi. | Open Subtitles | كان من المفترض أن أقبلها - سيد (كارلايل)، كانت مجرد غريزة - |
| Ve onu ne zaman öpmem gerekiyor? | Open Subtitles | متى علي أن أقبلها ؟ |
| Neler oluyor? öpmeye çalıştım, ağlamaya başladı. Durmuyor. | Open Subtitles | لقد حاولت أن أقبلها بعدها بدأت بالصراخ والبكاء |
| Bu davayı alamam, danışman. | Open Subtitles | أنا لا أقبلها ، أيها المستشار |
| Belki de onu öpeceğim zaman beni durduracak? | Open Subtitles | وقالت انها سوف يمنعني عندما أقبلها , ربما؟ |
| Onu öpmemeliydim. | Open Subtitles | كان يجب أن لا أقبلها |