| Beni seni savunmam gereken bir konuma soktun. Yeniden. | Open Subtitles | أقحمتني في وضع بحيث يتحتّم عليّ الدفاع عنك مجددًا. |
| Beni çok zor bir duruma soktun. Deniz biyoloğu. | Open Subtitles | أقحمتني في مأزق، عالم بحار |
| Başımı belaya soktun. | Open Subtitles | قد أقحمتني في ورطة |
| Beni nasıl bir boka bulaştırdığından haberin yok da! Git kendine başka bir haber kaynağı bul. | Open Subtitles | لأنّكِ لا تعلمين أيّ ورطة أقحمتني فيها، جدي لنفسكِ مصدراً آخر |
| Beni nasıl bir boka bulaştırdığından haberin yok da! Git kendine başka bir haber kaynağı bul. | Open Subtitles | لأنّكِ لا تعلمين أيّ ورطة أقحمتني فيها، جدي لنفسكِ مصدراً آخر |
| Beni nasıl bir boka bulaştırdığından haberin yok da! | Open Subtitles | -لأنّكِ لا تعلمين أيّ ورطة أقحمتني فيها |
| Bunun içine sen sürükledin beni. | Open Subtitles | لقد أقحمتني في هذا |
| - Beni neye sürükledin böyle? | Open Subtitles | ما الذي أقحمتني بهِ؟ أركضي! |
| Beni nasıl bir işin içine soktun? | Open Subtitles | ما الذي أقحمتني به ؟ |
| Beni buna sen sürükledin. | Open Subtitles | -أنت أقحمتني في ذلك |