Ve o satışta kaybettiğim tek şey 50 bin dolar değildi. | Open Subtitles | وصدقني، لقد خسرت خسرت مايزيد عن 50 ألف في تلك الصفقة |
Yıllığı 50 bin dolar olan özel bir kulüp. | Open Subtitles | نادي خاص,50 ألف في السنة فقط لتعبر الباب |
Soyulduğumuz gece kim 300 bini yanımızda taşımamıza izin verdi? | Open Subtitles | من الذي خوّلنا لوضع مبلغ 300.000 ألف في ليلة عملية السطو ؟ |
Kontratta ne olursa olsun 95 bini alacağım yazıyor. | Open Subtitles | مذكور هنا في العقد، 95 ألف في كل الأحول. |
Tüp bebek babamızın 25 bin dolarına mal olur. | Open Subtitles | لكن في طفل الأنابيب يكلف 25 ألف في المرة الواحدة |
Tüp bebek babamızın 25 bin dolarına mal olur. | Open Subtitles | لكن في طفل الأنابيب يكلف 25 ألف في المرة الواحدة |
Ama sadece, sanırım Yılda 40 bin dolardan daha fazla kazanabilirsin? | Open Subtitles | 40 ألف في العام الواحد؟ 41ألف وخمسون دولارا في الحقيقة حقا؟ |
Biraz zaman aldı ama artık oyun başına 10- 20 bin dolar kazanıyoruz. | Open Subtitles | لقد استغرقنا وقتا لبناء هذه السمعة ولكننا نجني ثمارها الآن الربح من 10 إلى 20 ألف في المباراة |
Kazancım Yılda yaklaşık 300 bin dolar artı sağlık sigortası. | Open Subtitles | أحصل علي حوالي 300 ألف في السنة علاوة علي الرعاية الطبية |
Çünkü yıllık 15 bin dolar kazandığı yazıyormuş ama bunun beş katı değerinde kumarhane fişi alıyormuş. | Open Subtitles | لانهم قالوا بأن راتبه خمسة عشر ألف في السنة و العمليات التي قام بها كانت خمسة أضعاف راتبه |
Dinle, 47 bin dolar birikmiş param var. Bireysel emeklilik hesabımda da 2500 var. | Open Subtitles | لديّ 47 ألف في صندوق الإيداع و 2500 في حساب التقاعد |
Bu lokasyonda senin başında olduğunu bir restoranla gecede 50 bin dolar hasılat yapabiliriz. | Open Subtitles | مطعم في هذا المكان وبقيادتك يمكننا أن نحصل على ربح صافي 50 ألف في الليلة |
Oraya gidip, alışılagelmiş bir şekilde "personelimiz müthiştir" konuşmasıyla Yılda 500 bin dolar yapabilir miydim? | Open Subtitles | إذا دخلت هناك "بالمعيار "أشياءنا عظيمة هل سأحصل على 500 ألف في السّنته؟ |
Birisi Rio'da 25 bini savuruyor ve sana bu kadar mı veriyorlar? | Open Subtitles | ينفقون 25 ألف في (ريو)، وهذا ما يدفعونه لك؟ |
- Hepimizin on dört bini yatıyor. | Open Subtitles | -أجل جميعنا لدينا 14 ألف في الإنتظار |
Yıllık savaş oranı Yılda yüz binde 22 iken 50'li yılların başından günümüze bu oran 1,2. | TED | انخفض المعدل السنوي للحرب من حوالي 22 في مائة ألف في السنة في أوائل الخمسينيات إلى 1.2 اليوم |
Ve AIDS'e yakalananların sayısı %27 azaldı: Sahra Altı Afrika'da AIDS'e yakalananların sayısı Yılda 600.000 azalmakta. | TED | ونسبة الإصابة بمرض الإيدز قل بنسبة 27 بالمئة نقص عدد المصابين بالمرض بمقدار 600 ألف في دول أفريقيا جنوب الصحراء |