| Bir kere Mahmut abi bu gemicilik işinde çok para var. | Open Subtitles | يا عمى محمود، هناك أموال كثيرة فى مجال الملاحة هذا أولاً: |
| Böylece, meme kanseri ile başladık çünkü bu alanda çok para vardı ve devlet parası değil. | TED | وبالتالي، بدأنا بسرطان الثدي لأنه توجد أموال كثيرة لدعمه، لا توجد أموال من الحكومة. |
| ..şuan hesaplayamayacak kadar üzgünüm, bu çok para eder! | Open Subtitles | هذا.. أنا منفعل قليلا ً لأحسب الناتج ، لكن هذه أموال كثيرة |
| Anüs doktoruma o kadar para harcamasaymışım yeterli paramız olurmuş. | Open Subtitles | لكنهم ظلوا يخبروني أنه لو لم أضيع أموال كثيرة على طبيب المؤخرات كان سيكون لدينا مال كافي |
| Soru bir... devletten 50 yıldır hapishanede harcamak için bir sürü para alıyorsunuz, değil mi? | Open Subtitles | السؤال الأول .. حصلت على أموال كثيرة من الحكومة من الخمسين سنة التى قضيتها فى السجن ألست على حق ؟ |
| Çok büyük paralar çalmayı hesaplıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يبحثون من أجل سرقة أموال كثيرة جداً |
| 3 milyon dolar çok fazla para. | Open Subtitles | ثلاثة ملايين دولار عبارة عن أموال كثيرة. |
| Bu bilgiyle çok para kazanabilirsin. Adam arananlar listesinde. | Open Subtitles | بإمكانك حيازة أموال كثيرة بهذه المعلومات إنه على قائمة المطلوبين |
| Kurnazdı. İş adamıydı. Ondan kalan çok para var. | Open Subtitles | رجل داهية, رجل أعمال لقد ترك لي أموال كثيرة, سموك |
| Bunu söyleyeceğimi hiç düşünmezdim "Bu sadece çalamayacak kadar çok para". | Open Subtitles | ...لم أفكر في قول هذا إطلاقاً لكنها أموال كثيرة جداً لسرقتها |
| Son yıllarda benim sayemde bu lanet oyundan çok para kazandın. | Open Subtitles | لقد جنيت أموال كثيرة من تلك اللعبة في السنوات الآخيرة |
| Yalnız gidebilirdin. çok para kazanabilirdin. | Open Subtitles | كان بإمكانكما مجاراتهم، كان بإمكانكما جني أموال كثيرة. |
| Pokerde çok para kaybettiği için kızgın. | Open Subtitles | إنّه غاضب لأنّه يخسر أموال كثيرة في البوكر. |
| Pokerde çok para kaybettigi için kizgin. | Open Subtitles | إنّه غاضب لأنّه يخسر أموال كثيرة في البوكر. |
| Gerisi sadece işletme kısmı. O yüzden bize çok para veriyorlar. | Open Subtitles | والبقية كان مُجرد عمل بسيط ولهذا السبب خسرونا أموال كثيرة. |
| Şu anda çıktığı bankacı tipte çok para var, ama ondan sıkılmaya başladı. | Open Subtitles | إنهـا تُفضّل الخروج مع النوع الذي يتسم بالهدوء والثقـافة الرفيعة ، من لديـه أموال كثيرة لكنّه لا يستطيع جذبهـا إلى السرير بسهولة |
| Ailen o kadar para ödüyor ama... | Open Subtitles | يدفع والداك أموال كثيرة |
| Bu kadar para taşınır mı? | Open Subtitles | هذه أموال كثيرة لنحملها |
| Onun yerine kim bilir ne kadar para harcayip kendini Hamlin'in klonuna dönüstürmüssün. | Open Subtitles | بدلاً عن صرف أموال كثيرة لتحويل (نفسك الى نسخة مصغرة عن (هاملين |
| Bir sürü para vardır burada. | Open Subtitles | أموال كثيرة في هذا المكان، صحيح؟ |
| Birçok önemli bahis oyunu, şehir dışından büyük paralar. | Open Subtitles | العديد من الآلعاب المراهنة العالية , أموال كثيرة من المدينة |
| 3 milyon dolar çok fazla para. | Open Subtitles | ثلاثة ملايين دولار عبارة عن أموال كثيرة. |