Şilin Cuma. Bak. Farklı bir tepki göstermem gerektiğini kabul ediyorum. | Open Subtitles | انظري أنا أعترف أن ردة فعلي كان يجب أن تكون مختلفة |
- Bir orta noktası buluyorum ve aptalca şeyler yaptığını kabul ediyorum. | Open Subtitles | أنا داخل معك في الخط أنا أعترف بأنك عملتِ بعض الأشياء الغبية |
Ukala profesörler, kurnaz yazarlar ve provokatörler kadar zeki değilim, kabul ediyorum. | Open Subtitles | أنا أعترف أنني لست ذكيا مثل بعضهم بعضهم أساتذة اذكياء متحاذقين الرجل الحكيم المؤلفين والمحرضين |
Tatmin olmaya ve arzuya hala aç olduğumu itiraf ediyorum. | Open Subtitles | أنا أعترف بأني لا زلت أجوع لأن أحشى و أشتعل |
Kesin şunu. Tito'yu resmimi getirmesi için gönderdiğimi itiraf ediyorum. | Open Subtitles | توقف , إسمع أنا أعترف بأني أرسلت تينا لإحضار لوحتى |
Başlangıçta biraz tuhaf olduğunu itiraf ediyorum ama şimdi herşey açıklığa kavuştu. | Open Subtitles | أنا أعترف أنه كان بعض الشيء غريباً بأدى الأمر،عزيزتي لكن الأن أنه أتضح الأمر كله |
Tuhaf olduğunu kabul ediyorum, ama o bir hırsız değil. | Open Subtitles | روجر أنا أعترف انها مخادعة ولكنها ليست سارقة |
Tamam, kabul ediyorum. Ben sık boğaz eden bir sarılma makinesiyim. | Open Subtitles | حسناً ، أنا أعترف أنا مثل آلة عناق حقيقية |
kabul ediyorum. Bundan utanç da duymuyorum. | Open Subtitles | نعم، أنا أعترف بذلك أنا لا أخجل من ذلك، حسنا؟ |
Tamam, kabul ediyorum, biraz garip biri ama bu yemekleri iptal edip duramayız. | Open Subtitles | حسناً أنا أعترف أنه متشدد بعض الشيء لكن لا يجب علينا أن نلغي كل شيء معه |
Şunu da kabul ediyorum, o son zamanlarda çok uyuşuk bir çocuk. | Open Subtitles | أنا أعترف بأنه كان غير مُبالي نوعاً ما في الآونة الأخيرة |
Son derece vahşi, acımasız ve kaba bir adamın medeni numarası yaptığını kabul ediyorum. | Open Subtitles | أنا أعترف بتظاهر الحضارية أمام رجل متوحش جداً كالوجه البشع |
Onun bizi rahatsız ettiğini kabul ediyorum, ama unutma ki, gerçekten yanlış hiç bir şey yapmadı. | Open Subtitles | لا أريده أن يأتي إلى الجوار. أنا أعترف بأنه لم يشعرني بالراحة، ولكن تذكّر، أنّه فعلياً لم يقم بأي شيء خاطئ. |
Şu ana kadar doğru bildiklerimin... hepsinin yanlış olduğunu kabul ediyorum. | Open Subtitles | مهما ما فعلته فى هذا الوقت وظننت أنه صحيح. أنا أعترف أننى كنت مخطأ. |
Anlamadığım çok şeyin olduğunu itiraf ediyorum ama halkın muhteşem. | Open Subtitles | أنا أعترف بأن هناك الكثير لا استطيع ان افهمه، لكن شعبك هنا رائعون. |
Beni gerçekten sevenlerle sevişmekten hoşlandığımı itiraf ediyorum. | Open Subtitles | أنا أعترف بأني أنكح بشكل مقدس أولئك الذين يحبوني و يبدون رأيا حسنا بي |
Beni doyuran ve eğlendirenlerle sevişmekten hoşlandığımı itiraf ediyorum. | Open Subtitles | أنا أعترف أني أنكح بشكل مقدس أولئك الذين يشربونني الخمر و يناولونني وجبات العشاء بثراء |
İhtirasta duadan daha fazla huşu bulduğumu itiraf ediyorum. | Open Subtitles | أنا أعترف بأني أجد نشوةً أكثر في الهوى من الصلاة |
Ama kutsal bir mekandayız ve ben onun suç ortağı olduğumu itiraf ediyorum. | Open Subtitles | نحن لا زلنا على أرض مقدسة أنا أعترف بأني شريكها |
İtiraf ediyorum! Hepsini benim halkım yedi! | Open Subtitles | أنا أعترف بالأمر قام شعبي بالتهامها جميعها |
İtiraf edeyim, şu kutunun içinde ne olduğunu merak etmiyor da değilim. | Open Subtitles | أنا أعترف ، لدي فضول أن أعرف ما الذي بداخل هذا الصندوق |
Bu soruya bir yeşil savaşçısı olarak yaklaşmıyorum. Hatta, itiraf etmeliyim ki pek başarılı bir geri dönüşümcü değilim. | TED | أطرح هذا السؤال ليس كمؤيدًا لحماية البيئة، في الواقع، أنا أعترف بكوني ميؤوسًا منه فيما يتعلق بإعادة التدوير. |