"أنا اقدر" - Traduction Arabe en Turc

• takdir ediyorum
• Müteşekkirim
• için minnettarım
• buna çok memnun
• çok memnun oldum
• için teşekkür ederim

Bunu takdir ediyorum. Birisinin benim için yaptığı bir şeyi her zaman hatırlarım.
أوه، أنا اقدر ذلك، ودومآ اتذكر أىمعروفيقدمهاىشخصلى.

Tamam, fikri takdir ediyorum ama sorması ayıp, biz bir çizgi roman dükkânında duran iki adamız... onlar ise bir gözetim devletine sahip uydu ağı erişimi olan 1.000 tane ajanlar.
حسناً، أنا اقدر شعورك لكن مع احترامي نحن مجرد رجلين يقفان في متجر لكتب الكوميكس و هم ألف عميل لديهم وصول لشبكة المراقبة

Şey, iyi bir asker olmasını takdir ediyorum.
. حسناً , أنا اقدر انه جندى جيد

Müteşekkirim tatlım ama pek önemli sayılmazdı.
حسناً, أنا اقدر هذا يا حبيبي. لكنه لم يكن أمراً هاما حقاً.

Etrafı gezdirdiğiniz için minnettarım Yüzbaşı.
إذن أيها القائد أنا اقدر حقا مرافقتك لي.

Arkadaşlar, cidden buna çok memnun oldum.
أنا اقدر حقا ما تفعلنه

Rahatlatmaya çalıştığın için teşekkür ederim Cooper.
أنا اقدر محاولتك لجعلي اشعر بالتحسن كوبر

Bizler bu ülkeye bağlılığımızı göstermiş insanlarız. Bunu takdir ediyorum. Teşekkür ederim.
أنا اقدر ذلك شكراً لك

Senin dostluğunu çok takdir ediyorum.
أنا اقدر صداقتك

Yardımını takdir ediyorum. Artık hata yok, tamam mı?
أنا اقدر مساعدتك ولكنلامزيدمنالأخطاء...

Bir yandan da takdir ediyorum, ama gerçektende kurtarılmaya ihtiyacım yoktu...
أنا اقدر يد المساعده من حين لاخر لكني لم احتاج ان يتم انقاذي من... .

Çabanı takdir ediyorum.
أنا اقدر مجهودك, حسنًا؟

Sammy çabanı takdir ediyorum, gerçekten.
سامي) أنا اقدر مجهودك يا رجل)

- Teşekkür ederim, Ruby. Müteşekkirim.
شكرا ، روبي , أنا اقدر ذلك

Müteşekkirim.
أنا اقدر ذلك

Ben yokken yaptığın gibi Jessica'yı gözettiğin için minnettarım.
أنا اقدر اعتنائك بجيسيكا... . كما فعلت و أنا غائب.

Gösterdiğin heves için minnettarım.
تعلمين ، أنا اقدر حماسك

Yardımın için minnettarım.
أنا اقدر مساعدتك

Hayır, ben telefonla konuşurken mülayim davrandığın için teşekkür ederim çünkü bir keresinde, telefonda konuşurken çok sinirlenen bir adamla çıkmıştım ve o da telefonu elimden aldı ve balık tankına attı.
لا، حقاً، أنا اقدر لك أنك كنت هادئا حول مكالمة الهاتف لأنه في مرة كنت في موعد مع رجل و غضب كثيرا عندما كنت أتحدث بالهاتف لدرجة أنه أخده من يدي و رماه في حوض السمك