| Doğrusunu istersen ben bile inanamıyorum ama grup terapisine gidiyoruz. | Open Subtitles | أنا حتى لا أستطيع تصديق هذا ولكننا نذهب إلى مجموعة |
| Hapse girmemek çok hoşuma giderdi. Ne kadar hoşuma gideceğini tarif bile edemem. | Open Subtitles | أنا حتى لا أستطيع أن أبدأ وصف مدى حبي عدم الذهاب إلى السجن. |
| Bu da demek oluyor ki, yeni kocamı bile göremeyeceğim. | Open Subtitles | مما يعني أنني أنا حتى لا أستطيع رؤية زوجي الجديد |
| Ve işte ben. arabaların önünü bile göremeyen o bacaksız... | Open Subtitles | ها أنا، ذلك الطفل الصغير أنا حتى لا أستطيع رؤية الطريق حيث دولاب القيادة العالي |
| Kimseyi ısıramıyorum. İnsanlara vuramıyorum bile! | Open Subtitles | أنا لا أستطيع عض أى شىء، أنا حتى لا أستطيع أن أضرب أحدا |
| Bugünün nasıl olduğunu, tarif bile edemem. | Open Subtitles | أنا حتى لا أستطيع البدء في وصف كيف يبدو هذا اليوم |
| Annemin kızlık soyadını bile hatırlayamam. | Open Subtitles | أنا حتى لا أستطيع تذكر إسم والدتي قبل الزواج |
| Bu kadar kısa bir süre olmasına karşı isminizi hatırlayamıyorum bile. | Open Subtitles | كما ترى أنا حتى لا أستطيع تذكر إسمك بعد مثل هذا الوقت القصير |
| O şeyle aynı odada bile olamam. | Open Subtitles | أنا حتى لا أستطيع أن أكون في نفس الغرفة مع هذا الشيء |
| Ama ben bile sırf söyleyebileceklerim Başkanı utandırabilir diye beni röportaj yapmaktan alıkoymak için uydurma bir ulusal güvenlik suçlamasını kullanacak kadar aptal ve sorumsuz olduğunuza inanamıyorum. | Open Subtitles | لكنني أنا حتى لا أستطيع التصديق أنك غبي ومتهور بما يكفي لاستخدام بعض الادعاءات الكاذبة للأمن القومي لكي تمنعني |
| Ben düz çizgi bile çizemem. | Open Subtitles | أنا حتى لا أستطيع رسم خط مستقيم |
| Şu pencereden bile dışarı uçamıyorum. | Open Subtitles | أنا حتى لا أستطيع الطيران من النافذة |
| Şu pencereden bile dışarı uçamıyorum. | Open Subtitles | أنا حتى لا أستطيع الطيران من النافذة |
| Fransa'ya gideceğiz, demiştin. Ama şimdi tünelden bile çıkamıyorum. | Open Subtitles | لقد قلت أنك ستأخذنى لـ " فرنسا " و الآن أنا حتى لا أستطيع مغادرة العرين ؟ |
| Ben bile bütün bunları hatırlayamam. | Open Subtitles | أنا حتى لا أستطيع تذكّر كل هذا |
| - Şu anda düşünemiyorum bile. | Open Subtitles | أنا حتى لا أستطيع التفكير الآن |
| Bundan önce hangi dünyada olduğumuzu bile hatırlayamıyorum. | Open Subtitles | أنا حتى لا أستطيع تذكر الحرب قبل هذا. |
| Hayır, efendim. Ben cümleye virgül bile koyamam. | Open Subtitles | كلاّ يا سيدي, أنا حتى لا أستطيع وضع "فاصلة" في جملة |
| Bir bardak su bile alamıyorum. | Open Subtitles | أنا حتى لا أستطيع شراء كوب من الماء |
| Rüzgârın nasıl hissettirdiğini bile hatırlamıyorum. | Open Subtitles | أنا... أنا... حتى لا أستطيع التذكر كيفيكونطعمالنبيذ, |