| Polis sonunda o genetiğiyle oynanmış psikopat maymunu yakaladığı için çok mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيدة أن الشرطة ألقت القبض أخيرًا على ذلك القرد المعتوه المعدّل وراثيًّا |
| Gautam onu tam zamanında yetiştirdiği için çok mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيدة أن جاوتام معها في وقت كهذا |
| Tüm bunlar bittiği için çok mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيدة أن هذا الأمر قد إنتهى. |
| Pis kokulu içeceğinize katlanacak bir sebep bulduğumuz için mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيدة أن لدينا سبب للتسامح مع مشروباتك كريهة الرائحة |
| Ve bende benim partnerim seninkini havada karada ezeceği için mutluyum. | Open Subtitles | و أنا سعيدة أن رفيقي خطف رفيقتك كما خططت |
| Çalışmasına teşvik ettiğim için kimsenin ben suçlamadığına seviniyorum. | Open Subtitles | أنا سعيدة أن لا أحد يلومني لأني شجعتها على العمل |
| İşte ben de Leonard birini bulduğu için çok mutluyum. | Open Subtitles | الشخص الذي لايمتلك قوى سحرية برواية هاري بوتر * أنا سعيدة أن (لينورد) وجد إحداهن |
| Bunlar rüya olmadığı için çok mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيدة أن هذا ليس بحلم |
| Jason'ı o çeteden çıkardığımız için çok mutluyum şu anda. | Open Subtitles | أنا سعيدة أن (جايسون)، تعرفين في الخارج الآن. |
| Sadece biri onu bulduğu için çok mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيدة أن أحدهم وجده |
| Lee kontratı imzaladığı için çok mutluyum. | Open Subtitles | (أنا سعيدة أن (لي وقع على العقد |
| Artık bunu arkamızda bıraktığımız için mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيدة أن بوسعنا ترك الماضي خلفنا الآن |
| - Annem beni yemediği için mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيدة أن أمي لم تأكلني |
| Paul beni sevdiği için mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيدة أن (بول) مغرم بي |
| Ve şimdi o kişinin sen olduğuna seviniyorum. | Open Subtitles | والآن أنا سعيدة أن هذا الشخص هو أنتِ |
| Böyle olduğu için seviniyorum. | Open Subtitles | -أتعرفون، أنا سعيدة أن هذا حدث |
| Bilmiyorum. Meadow bıraktığı için seviniyorum. | Open Subtitles | لا أعرف أنا سعيدة أن (مادو) انفصلت |