| Karmaşık düşünceler olmadan seni görüp hissedebildiğim için mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيدة لأنني أراك وأحس بك من دون أفكار معقدة |
| Ji Hyun olarak iflas meselesini halledebildiğim için mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيدة لأنني ساعدت في حل مشكلة الإفلاس |
| Hayır. size açıkladığım için memnunum | Open Subtitles | لا أنا سعيدة لأنني استطعت توضيح الأمور لك |
| Erkek arkadaşım olmadığı için çok memnunum. | Open Subtitles | أنا سعيدة لأنني لا أملك صديقاً |
| Nate! Tanıdık bir yüz gördüğüm için çok mutluyum. | Open Subtitles | نايت , كم أنا سعيدة لأنني أرى وجها مألوفا |
| Seninle tanışabildiğim için çok mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيدة لأنني التقيتُ بك وقضيت الوقت معك |
| İşe uçmuş vaziyette gelmeyi bıraktığıma seviniyorum. | Open Subtitles | أنا سعيدة لأنني كففت عن المجيء إلى العمل وأنا مسطوله |
| Ekip için fedakârlıkta bulunduğum için mutluyum ama onu başka birine yönlendirirseniz çok sevinirim. | Open Subtitles | حسنا، أنا سعيدة لأنني تحملت واحدة من أجل الفريق، لكنني سأقدر إن قمت بتوجيهه |
| Oh, güzel, bir kısmını sana sakladığım için mutluyum. | Open Subtitles | أوه.. جيد ، حسناً أنا سعيدة لأنني أحتفظت ببعض منه لك |
| İşimi değiştirdiğim için mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيدة لأنني غيرت عملي |
| Şey, ben de Natsuru-san'la karşılaştığım için mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيدة لأنني قابلتك أيضاً |
| - Geldiğim için mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيدة لأنني أتيت |
| Yani, eve geldiğimiz için mutluyum. | Open Subtitles | إذن أنا سعيدة لأنني رجعت |
| Artik hamile olmadigima memnunum. | Open Subtitles | أنا سعيدة لأنني لستُ حاملاً بعد الآن |
| Bedenimi geri aldığıma memnunum. | Open Subtitles | أنا سعيدة لأنني إستعدت جسدي |
| Cyril'ın ellerindeki acılı ölümünü gördüm, ve "Güzel, bunu izlediğim için memnunum" diye düşündüm. | Open Subtitles | و الطريقَة المُريعَة التي ماتَ فيها على يدي (سيريل) و فكرت، جيد، أنا سعيدة لأنني هُنا لأُشاهِد |
| - Ben, seni bulduğum için çok mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيدة لأنني عثرت عليك يا (بن) |
| Bu okuldan mezun olduğum için seviniyorum. | Open Subtitles | أنا سعيدة لأنني تخرجت من هذا الشيء |
| Iskaladığıma seviniyorum. | Open Subtitles | أنا سعيدة لأنني لم أصبك |