| Neden istediklerinden pek Emin değilim ama yaptık yine de. | TED | أنا غير متأكد من السبب ، ولكننا قمنا به على كل حال. |
| Senin içinde ne gördüğümden Emin değilim ,hilelerinden başka. | Open Subtitles | أنا غير متأكد مما أعرفه عنك الآن وعن خدعك. |
| Hayatta emin olduğum tek şey çikolata idi ve artık hiç de Emin değilim. | Open Subtitles | الحلويات هي الشيء الوحيد الذي كنت متأكد منها والآن أنا غير متأكد أبداً |
| Çünkü... kimin doğru, kimin yanlış olduğundan pek Emin değilim. | Open Subtitles | . . لأن أنا غير متأكد من هو على صواب و من هو مخطئ |
| Ordunun şu an kadın savaşçı kabul etmeye hazır olduğundan pek Emin değilim. | Open Subtitles | أنا غير متأكد أن الجيش مستعد أن ينضم إليه إمرأة محاربة |
| Ordunun şu an kadın savaşçı kabul etmeye hazır olduğundan pek Emin değilim. | Open Subtitles | أنا غير متأكد أن الجيش مستعد أن ينضم إليه إمرأة محاربة |
| Tam olarak Emin değilim ama bu hayattan kurtulmayı umuyor. | Open Subtitles | أنا غير متأكد تماماً ، هو يتوقع أنه سيعفى من القضية |
| Ne kadar yardımcı olabileceğimden Emin değilim. | Open Subtitles | أنا غير متأكد ما مقدار المساعدة التي يمكن أن أمثلها. |
| Ancak, Ne kadar bildiklerinden Emin değilim | Open Subtitles | أنا غير متأكد من مدى معلوماتهم |
| Akıl sağlığından Emin değilim. | Open Subtitles | و أنا غير متأكد من سلامة قواها العقلية |
| Ben dört tane var diyorum ama Emin değilim. | Open Subtitles | دعنا نقول 4 على الجوانب أنا غير متأكد |
| Hepsini mi? At olduğundan Emin değilim. | Open Subtitles | في الحقيقة أنا غير متأكد أنه كان حصانا |
| Ne anlama geldiği konusunda Emin değilim, ama sanırım... | Open Subtitles | - - أنا غير متأكد مما تعني لكن أنا أظن انه |
| Güvende olacağına Emin değilim. | Open Subtitles | أنا غير متأكد أنكِ ستكونى فى أمان |
| Yürüdüğüne bile Emin değilim. | Open Subtitles | أنا غير متأكد من أنه يسير أصلاً |
| Emin değilim, Asaf. Babam bu yanlış diyor. | Open Subtitles | أنا غير متأكد يا عاصف أبى يقول أن خطأ |
| Emin değilim Assef. Babam bunun yanlış olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | أنا غير متأكد يا عاصف أبى يقول أن خطأ |
| Kadının annen olmadığından pek Emin değilim. | Open Subtitles | أنا غير متأكد من أنها ليست كما كانت امك |
| Hangisinin beni daha hızlı öldürdüğünden Emin değilim. | Open Subtitles | أنا غير متأكد ايهما سيقتلني بشكل أسرع |
| Bundan tam olarak Emin değilim. | TED | حسنًا، أنا غير متأكد بالضبط. |