| - İyi. İstediğini biliyorsun ve peşini bırakmıyorsun. Hiçbir şey durduramıyor. | Open Subtitles | أنت تعلمين ماذا تريدى وتسعين الى تحقيقه ولا احدً يمكنه ايقافك |
| Ve biliyorsun ki başına kötü bir şey gelmesine asla izin vermem. | Open Subtitles | و أنت تعلمين أنني لن أسمح أن يحصل له أي أمرٍ سيء |
| Sende çok iyi biliyorsun ki, tamamen farklı bir şey. | Open Subtitles | إنهما شيئان مختلفان للغاية و أنت تعلمين بكل تأكيد ذلك |
| Biliyor musun, Nick tam kadınların sevdiği tipte bir adamdır. | Open Subtitles | أنت تعلمين نيك هنا إنه رجل تعجب النساء به |
| bilirsin işte, fakir çocuklar ve düşüp, kendi kendine kalkamayan yaşlılarla ilgili. | Open Subtitles | أنت تعلمين,مع الاطفال الفقراء والناس الكبار في السن الذين يسقطون ولايستطيعون الوقوف |
| biliyorsun bu aptal yere katılmayı sadece seninle birlikte olmak için istedim. | Open Subtitles | أنت تعلمين ان السبب الوحيد لانضمامي لذلك المكان السخيف لأكون معكِ صحيح؟ |
| biliyorsun, Madelyn, Bu pizzada çok ama çok heyecan verici. | Open Subtitles | أنت تعلمين ,مادلين أنا أجد هذه البيزا شيقة جداً جداً |
| Meşe ağacının altındaki sevgililer gibiler. biliyorsun ama görmezden geliyorsun. | Open Subtitles | كعاشقان تحت شجر البلوط، أنت تعلمين ولكن تتغاضين عن الأمر |
| Tam olarak bu müziğin dansının ne için yapıldığını biliyorsun. | Open Subtitles | أنت تعلمين بالضبط أي الرقصات التي صنعت لها تلك الموسيقى |
| biliyorsun, bu oğlunu geri alma yönünde bir işaret göstermiyor. | Open Subtitles | أنت تعلمين هذا لا يساعدك في وجهتك لكي تستعيدي إبنك |
| Karen biliyorsun, ona başka türlü yardım edebilsem, burada kalmasına izin vermezdim. | Open Subtitles | كارين.. أنت تعلمين أني لو أستطعت أن أدعمها بأي طريقة أخرى ما كنت دعوتها إلى هنا |
| Daima her şeyin güzel olmasını istediğimi biliyorsun, öyle değil mi? | Open Subtitles | أنت تعلمين أني دائماً أردت أن يكون كل شيء جيداً، أليس كذلك ؟ |
| Sen kendini her zaman hor gördün. Bunu biliyorsun. | Open Subtitles | دائما ما كنت تبخسين نفسك حقّها أنت تعلمين هذا |
| Dikiş bilmediğimi biliyorsun anne. | Open Subtitles | أنت تعلمين أنني لا استطيع أن اخيط يا أمي |
| Anne, lütfen susma. Bunu sormamın benim için zor olduğunu biliyorsun. | Open Subtitles | أمي، لا تكوني هادئة، لا تكوني هادئة أنت تعلمين كم كان صعباً عليّ أن أطلب |
| Anne, lütfen susma. Bunu sormamın benim için zor olduğunu biliyorsun. | Open Subtitles | أمي، لا تكوني هادئة، لا تكوني هادئة أنت تعلمين كم كان صعباً عليّ أن أطلب |
| - Ne olduğunu, ne yazdığını Biliyor musun? | Open Subtitles | حسنا أنت تعلمين ما بداخله ؟ تعلمين ما يقوله لك ؟ لاأستطيعأن أصدقك. |
| Lindsey'le nasıl yakınlaştım Biliyor musun? | Open Subtitles | أنت تعلمين كم أنا وليندزي لم نكن قريبتين من بعضنا |
| Şey, bilirsin, benim mesleğimdeki biri için bu sadece kedinanesi, tamam mı? | Open Subtitles | حسناً، أنت تعلمين أنه الكلام هو أسهل شيء لمن هو في مهنتي |
| Burada açık bir hat bulmak ne kadar zor bilirsin. | Open Subtitles | أنت تعلمين كم هو صعب الحصول على خطّ مفتوح هنا. |
| Sen ve ben, imkansızdı, imkansız olduğunu sen de biliyordun. | Open Subtitles | لم تكن هناك فرصة أبدا للنجاح بيننا أنت تعلمين ذلك |
| Uh...bilirsiniz, biraz zamana ihtiyacı var. | Open Subtitles | حسنا , أنت تعلمين , إنها تحتاج لبعض الوقت |