| Önceden sana teşekkür ederim çünkü Bana yardım edeceğini biliyorum babamın sana yardım ettiği gibi. | Open Subtitles | لا أنا أشكرك سلفاً لأني أعلم أنك ستساعدني كما ساعدك أبي |
| Bana yardım edeceğini, beni gemiye ulaştıracağını söyledi. | Open Subtitles | قالت أنك ستساعدني قالت أنك ستوصلني للقارب |
| Bana yardım edeceğini, beni gemiye ulaştıracağını söyledi. | Open Subtitles | قالت أنك ستساعدني قالت أنك ستوصلني للقارب |
| Sana gerçeği bilseydin bana yardımcı olacağını düşünmüyordu. | Open Subtitles | لم أعتقد أنك ستساعدني إذا علمت الحقيقة |
| Hayatım tehlikede olduğunda babam Bana yardım edeceğini biliyordu. | Open Subtitles | عندما كانت حياتي في خطر، عرف أبي أنك ستساعدني. |
| Gittin. Bana yardım edeceğini söyledin ve gittin sonra. | Open Subtitles | انت تغيبت رغم أنك قلت أنك ستساعدني |
| Zor durumda olursam Bana yardım edeceğini söylemiştin. | Open Subtitles | لقد قلت أنك ستساعدني إذا وقعت في ورطة |
| Gittin. Bana yardım edeceğini söyledin ve gittin sonra. | Open Subtitles | انت تغيبت رغم أنك قلت أنك ستساعدني |
| Bana yardım edeceğini söyledin. | Open Subtitles | قلت أنك ستساعدني |
| - Bana yardım edeceğini söylemiştin. | Open Subtitles | -قلت أنك ستساعدني |
| Lucina konusunda Bana yardım edeceğini düşünmüştüm. | Open Subtitles | ظننت أنك ستساعدني (مع (لوسينا |
| Bana yardım edeceğini söylemiştin. | Open Subtitles | -لقد قلت أنك ستساعدني . |
| Guero Bana yardım edeceğini söylemişti. | Open Subtitles | قال (غويرو) أنك ستساعدني. |
| Sevgili Nicky, Avusturyalılar üzerindeki tüm nüfuzumu kullanıyorum senin de bana yardımcı olacağını umuyorum. | Open Subtitles | -عزيزي (نيكي) أقوم بممارسة أقصى ضغط ممكن على النمساويين -كلي ثقة وأمل أنك ستساعدني |