| farklı olduğumuzu bildiğini ve muhtemelen bunun asla değişmeyeceğini ama bunu aşmamız ve birbirimizi kollamaya başlamamız gerektiğini söylemişti. | Open Subtitles | بأنها تعلم أننا مختلفون و أن ذلك لن يتغير أبداً و لكن تعلم، كان يجب أن نضع ذلك خلفنا |
| Hâlâ tek hücrelilerden farklı olduğumuzu düşünüyor musunuz? | TED | إذًا، هل ما زلتم تعتقدون أننا مختلفون عن الأوليات؟ |
| Birbirimize ne kadar benzer olduğumuzdan ziyade, ne kadar farklı olduğumuzu vurgular. | TED | وهي تؤكد كم أننا مختلفون بدلاً عن كم نحن متشابهون. |
| İnsanlar farklı olduğumuzu söylüyor ancak o kadar da farklı değiliz. | Open Subtitles | يقول الناس أننا مختلفون للغاية لكن نحن لسنا مختلفين الى تلك الدرجة |
| İnsanlardan çok farklı olduğumuzu düşünerek yanılıyorsun. | Open Subtitles | أنت مخطئة بظنّك أننا مختلفون عن البشر. |
| (Kahkahalar) farklı olduğumuzu söylemek istiyorum. | TED | ( ضحك ) و عندما أحاول أن أقول أننا مختلفون. |
| Ben o kadar farklı olduğumuzu düşünmüyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أننا مختلفون كثيراً |
| İnsanlar farklı olduğumuzu anlar diye. | Open Subtitles | الناس تعلم أننا مختلفون |