| Seni sevdiğimi unutabilir ve diğerlerinin yanına postalayabilirim. | Open Subtitles | ربما أنسى أنني أحبك وأزج بك في السجن مع بقيّتهم |
| Az önce beni sevdiğini söyledin. Eğer bende, Seni sevdiğimi söylersem... | Open Subtitles | لقد قلتِ للتو أنك تحبينني وإذا قلت أنني أحبك و لا يهم ما يحدث بعدها |
| Günbegün daha alışacaksın. Ve Seni sevdiğimi bil. | Open Subtitles | فقط خذ كأساً واحداً في اليوم ، واعلم أنني أحبك |
| Dinle baba. Seni seviyorum. Kendine dikkat et tamam mı? | Open Subtitles | اسمع يا أبي، أنني أحبك أعتني بنفسك ، حسناً ؟ |
| Bana ne olursa olsun, şunu bil... - ...Seni seviyorum. | Open Subtitles | أياً كان ما سيحدث لي يجب أن تعلمي أنني أحبك |
| Doğru olan tek şey varsa o da seni sevdiğim ve sana asla zarar verecek bir şey yapmayacağımdır. | Open Subtitles | لو كان ثمة أمر واحد أكيد فهو أنني أحبك , و لن أفعل أبدا أي شئ يتسبب في إيذائك |
| Seni sevdiğimi düşündürecek bi şey mi yaptım ya da seninle bir ilişki istediğimi düşündürecek? | Open Subtitles | هل جعلتك تشعر أبدا أنني أحبك أو أنني أريد علاقة معك |
| - Bekle.. Girmeden önce, Seni sevdiğimi bilmeni istiyorum. | Open Subtitles | أنتظري، قبل أن ندخل أريدك أن تعلمي أنني أحبك |
| Seni sevdiğimi, söylemeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أحاول فقط إخبارك، أنني أحبك تعلمين، أحبكِ |
| Yani, ben de sana Seni sevdiğimi bile söyleyemedim. Çünkü elbette ki seviyorum. | Open Subtitles | أعني أنه كان يجب عليّ أن أخبرك أنني أحبك أيضاً |
| Bu aralar çok şeyle uğraştın, Seni sevdiğimi biliyorsun ama herkesi korkutuyorsun. | Open Subtitles | لقد مررت بظروف صعبة و أنت تعرف أنني أحبك -أنت تخيف الجميع |
| Orta yaş neredeyse ve Seni sevdiğimi bilecek yaştayım. | Open Subtitles | أقتربت من منتصف العمر وأنا كبير ما يكفي لأعرف أنني أحبك |
| Seni sevdiğimi bilirsin kuzen, ama çok şey istiyorsun. | Open Subtitles | تعرف أنني أحبك يا ابن خالتي لكن هذه خدمة كبيرة |
| Seni sevdiğimi ve her zaman yanımda olmanı takdir ettiğimi bilmeni isterim. | Open Subtitles | أريد فقط أن تعرفِ أنني أحبك وأقدر أنك كنت هناك دائما من اجلي |
| Ben de Seni sevdiğimi söyledim O da çıldırdı..tepki gösterdi.. | Open Subtitles | لكني أخبرته أنني أحبك , لذا جن جنونه أصبحت عنيفة عليه |
| Annem gittiğinde sana zor zamanlar yaşattığımı biliyorum ama umarım Seni sevdiğimi biliyorsundur, baba. | Open Subtitles | أعرف أنني صعّبت عليك الحياة بعد رحيل أمّي لكن آمل أن تعرف أنني أحبك يا أبي |
| sadece şunu söylemek istiyorum seni çok özledim, ve Seni seviyorum, ve lütfen geri dön ve hayatta kal. | TED | فقط أريد أن أقول أنني اشتقت إليك و أنني أحبك و من فضلك عودي إلي و ابقي حية |
| Hiç, akraban olmayan birine "Seni seviyorum" dedin mi? | Open Subtitles | هل كنت أخبرت شخص ما ليس في وقت قريب أنني أحبك ؟ |
| - Muhtemelen biraz düşünmek için zaman istersin - Seni seviyorum. | Open Subtitles | أنتي على الأرجح تريدين بعض الوقت لتفكري به أنني أحبك |
| Canım, benim.Sesini duymak istedim, Seni seviyorum | Open Subtitles | مرحباً يا عزيزتي هذا أنا لقد أردتُ فقط أن أسمع صوتك وأن أخبرك أنني أحبك |
| seni sevdiğim gerçeğini düzeltemezsin, seni Başkan olmaktan daha çok sevdiğim gerçeğini... | Open Subtitles | لا يمكنك أن تصلحي حقيقة أنني أحبك، أنني أحبك أكثر مما أحب أن أكون رئيساً. |
| Senden soğumamı istiyordu. Çünkü sana aşık olduğumu biliyordu. | Open Subtitles | لقد أرادني أن أشعر بالقرف منك لأنه عرف أنني أحبك |
| Fakat ben seni sevdiğime emin değilim, Jacques. | Open Subtitles | ولكن جاك، أنا لست واثقة أنني أحبك |
| Galiba ben de sana aşığım. | Open Subtitles | لانني أعتقد أنني أحبك أيضاً. مثير جداً، أليس كذلك؟ |