| ama görünen o ki, 18. yüzyılda bunu pek umursamıyorlardı. | TED | لكن اتضح أنه في القرن الـ 18، لم يهتم الناس بذلك على الإطلاق. |
| Aslında 21. yüzyılda belki de şehirlerin vatandaşlar tarafından geliştirilebileceği fikri gayet bariz bir şekilde ortada olmalı, doğru değil mi? | TED | ونوعاً ما ينبغي أن يكون ذلك واضحاً، أليس كذلك، أنه في القرن الحادي والعشرين، لربما يمكن للمدن أن تطور بواسطة المواطنين. |
| Bence, bu kurumların 20. yüzyılda son derece başarılı olduklarını söylemek önemlidir. | TED | وأعتقد أنه من المهم أن نقول أنه في القرن 20، كانت هذه المؤسسات ناجحة على نحو ملحوظ. |
| 19. yüzyılda, histeri geçerli bir kadın akıl hastalığı olarak sayılıyormuş. Kadınlar aşırı duygusal veya zor davranışlar sergilerse doktorlar bu teşhisi koyabiliyormuş. | TED | أنه في القرن التاسع عشر، اعتبرت الهستيريا اضطراب عقلي أنثوي يمكن تشخيصه من قبل الأطباء إذا أظهرت المرأة عاطفة مفرطة أو سلوكاً صعباً. |
| 14. yüzyılda, şövalyelerin, evli bile olsa, sevdikleri kadına şarkılar ve şiirler yazdığını biliyor muydun? | Open Subtitles | هل تعلم أنه في القرن 14 الفرسان يكتبون أغاني الحب والقصائد للمرأة التي يحبونها |
| Görünüşe göre 18. yüzyılda şeytanlar cadılık ile öldürülmüş. | Open Subtitles | يبدو و أنه في القرن الثامن عشر كان هناك عدد من الشياطين قُتلوا بواسطة ساحرة |
| Bryn Freedman: Söylediğinize göre 20. yüzyılda küresel güç hükûmetlerin elindeydi. | TED | (بايرن فريدمان): لقد ذكرت أنه في القرن العشرين، كانت السلطة العالمية في أيدي الحكومات. |