| Şunu hatırlıyorum. Erkeklerle kadınların asla arkadaş olamayacağını söylemişti. | Open Subtitles | وهنا أتذكر أنه قال أن الرجال والنساء لا يمكن أن تربط بينهم صداقة |
| Sanırım dağcılık hakkında hiçbir şey bilmediğini söylemişti. | Open Subtitles | أعتقد أنه قال لا أعرف أي شيء عن تسلق الجبال |
| Sana bir şeyler söylemiştir diye tahmin etmiştim çünkü bu aralar çok iyi arkadaş oldunuz.Ama erkeklerin işi belli olmaz. | Open Subtitles | أنا فقط قد اعتقدت أنه قال لك شيء لأنكم قد أصبحتم أصدقاء جيدين.. تعرفين الرجال |
| Belki sadece annesi odada olduğu için söylemiştir. | Open Subtitles | ربما أنه قال ذلك لأنه كان في حضور الأم |
| Kapıyı tekmelediler diyorsa menteşelerin de fırlaması lazım. | Open Subtitles | ..بما أنه قال أن الباب تم تحطيمه فتلك البراغي لابد أنها خلعت |
| Dosyaya daha çok alkol almak için bana sürtük dediğini de yazdınız mı? | Open Subtitles | لقد كتبت على الجدول أنه قال إنني سافلة لأنه يريد أن يشرب مزيداً من الكحول، أليس كذلك؟ |
| Sola dön mü demişti? Neydi, Peacock Yolu falan mıydı? | Open Subtitles | أظن أنه قال إلى اليسار، ما كان ذلك؟ |
| Senin her yerde, senin gücünün her şeyin üstünde olduğunu söyledi. | Open Subtitles | أنه قال أنك فى كل مكان إنك سبحانه وتعالى |
| İyi olduğunu söylediğine eminim. | Open Subtitles | أنا متأكد أنه قال إن الأمر على ما يرام |
| Seni işletmeyi bitirir bitirmez başkan yardımcısı olmaya hazırladığını söylemişti. | Open Subtitles | ظننتُ أنه قال أنّه يتهيئ لتسليمك قسم الإلكترونيّات بعد تخرّجكَ من كليّة التجارة |
| Yanlış hatırlamıyorsam, bütün günü meyhanede geçireceğini söylemişti. | Open Subtitles | أعتقد أنه قال بأنه سوف يقضي اليوم في الحانة هل فعل؟ |
| Sanırım biraz alışveriş yapacağını ve birkaç işini halledeceğini söylemişti. | Open Subtitles | أظن أنه قال بأنه سيذهب ليقوم ببعض التسوق وأداء بعض المهام |
| - Kesin bir şeyler söylemiştir. | Open Subtitles | كلنا نعلم أن لابد أنه قال شيئا |
| Çok istediği şeyleri sana söylemiştir mutlaka. | Open Subtitles | لا بد أنه قال لك شيئاً ما يريده حقاً |
| Komik bir şey söylemiştir herhalde. | Open Subtitles | أعتقد أن السبب هو أنه قال شيئًا مضحكًا |
| Yaşayabilirim diyorsa, yaşar. | Open Subtitles | وطالما أنه قال أن بوسعه النجاة منها فهو كذلك |
| Bir şey biliyorum diyorsa, biliyordur. | Open Subtitles | بما أنه قال بأنه يمتلكها فهو يمتلكها |
| Will'in babanı hatırlatacak bir şey yapacağını dediğini sanmıştım. | Open Subtitles | أعتقد أنه قال أنه يريد أن يبني شيئا ليذكرنا بأبي.. |
| Tavuğu getirmekte gecikti. "Biraz sabredin lütfen." dediğini hatırlıyorum. | Open Subtitles | لاحقاً أحضر الدجاج "وأتذكر أنه قال " يجب أن تكون صبوراً |
| Sola dön mü demişti? Neydi, Peacock Yolu falan mıydı? | Open Subtitles | ،أظن أنه قال إلى اليسار ما كان ذلك؟ |
| Sonra Chris tuvaletten çıktı. Bana çok nazik davranıyordu. Kıyafetlerimin korkunç güzel olduğunu söyledi. | Open Subtitles | و أعتقد أنه قال أن يحس بالضيق الشديد بجلوسه مرتدياً بنطاله |
| Adının Li olduğunu söylediğine eminim. | Open Subtitles | "أنا متأكد تماما أنه قال أن اسمه "لي |