| - seninle konuşmak istiyorum. - Öldüreceğim onu! | Open Subtitles | ـ أريد أن أتحدث معك ثانية ـ يا رجل, سأذهب لأقتله | 
| Dur, seninle konuşmak istiyorum. Seni bulacağım! | Open Subtitles | ناديا انتظري, أريد أن أتحدث معك يا ابن العاهرة, سوف أجدك | 
| Buna izin vermeyeceğiz. Arayıcıyı gözetim operasyonunu güçlendirmek için Seninle konuşmam gerek. | Open Subtitles | أود حقاً أن أتحدث معك بشأن حشد قوات المراقبة خاصتنا، لعملية المُتصل | 
| Seninle konuşmam lazım dostum. Yaklaşık bir saat önce abim aradı. | Open Subtitles | يجب أن أتحدث معك يا رجل منذ حوالي ساعة، اتصل بي | 
| seninle konuşmalıyım,ara beni hayır,beni arayamazsın | Open Subtitles | أريد أن أتحدث معك اتصل بي لا لا تستطيع الاتصال بي على هاتفي | 
| Bir dakika konuşabilir miyiz? | Open Subtitles | ماذا تريدين؟ هل يمكن أن أتحدث معك لدقيقة؟ بالطبع، معذرةً. | 
| Seninle konuşabilir miyim, Koç? | Open Subtitles | هل لى أن أتحدث معك أيها المدرب ؟ | 
| Gemiye bindiğinden beri seninle konuşmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | لقد كنت أحاول أن أتحدث معك منذ أن كننا على سطح السفينة | 
| Doktorlar bir mucize olduğunu düşünüyorlar. Bir şey hakkında Sizinle konuşabilir miyim? | Open Subtitles | الأطباء يعتقدون أنها معجزة هل أستطيع أن أتحدث معك عن أمر ؟ | 
| seninle konuşmak istedim... ama benden kaçtığını anlıyorum. | Open Subtitles | لقد أردت أن أتحدث معك ولكن من الواضح أنك تتجنيننى | 
| seninle konuşmak istiyorum çünkü çok açık bir şekilde üzgünsün ve bu beni endişelendiriyor. | Open Subtitles | والآن أريد أن أتحدث معك, لأنه من الواضح أنك غاضب وهذا يخصنى أنا | 
| Um, seninle konuşmak istedim bişey vardı sen çok cömert olduğundan beri ,... şey konusunda gerginim... | Open Subtitles | كنت أود أن أتحدث معك حيال شئٍ يجعلني متوترة جداً ذلك لأنك كريم جداً | 
| Seninle konuşmam lazım dostum. Yaklaşık bir saat önce abim aradı. | Open Subtitles | يجب أن أتحدث معك يا رجل منذ حوالي ساعة، اتصل بي | 
| Dinle, Seninle konuşmam gerek. Ben yürüyen bir ölü adam gördüm. | Open Subtitles | لسمع، يجب أن أتحدث معك رأيت للتو رجلاً ميتاً يمشي | 
| Annen Seninle konuşmam için, gelmemi rica etti. | Open Subtitles | أمك طلبت مني أن أحضر, أنه يمكنني أن أتحدث معك. | 
| Sol, Ne dediğini duydum. seninle konuşmalıyım. | Open Subtitles | سول ، لقد سمعت ما قلته ويجب أن أتحدث معك | 
| Bekle David. Gitme, seninle konuşmalıyım! | Open Subtitles | انتظر هنا فحسب، لا تغادر، علي أن أتحدث معك | 
| Biraz konuşabilir miyiz? | Open Subtitles | يا صاح , هل أستطيع أن أتحدث معك قليلاً ؟ | 
| Çok meşgul değilsen biraz konuşabilir miyiz? | Open Subtitles | أريد أن أتحدث معك لدقائق أن لم تكن مشغولا | 
| Baba? Hey, Seninle konuşabilir miyim? | Open Subtitles | أبي مرحباً أيمكنني أن أتحدث معك | 
| TJ, mutfakta Seninle konuşabilir miyim? | Open Subtitles | تي جي, هلّا لي أن أتحدث معك بالمطبخ؟ | 
| - Yıllardır seninle konuşmaya çalışıyordum ama hep reddettin. | Open Subtitles | لقد كنت أحاول أن أتحدث معك لسنوات ولكن دائمًا ما ترفض | 
| Dedektif, bir dakikalığına Sizinle konuşabilir miyim? | Open Subtitles | حضرة المحقق,هل يمكنني أن أتحدث معك للحظة؟ | 
| -Tamam kapatacağım, konuşmamız gerek | Open Subtitles | تيمي أنا آسف يجب أن أعالج هذه المسألة نيك يجب أن أتحدث معك |