| Biliyorum, herkes çocuklarının dünyaya gelmiş en şahane, en güzel çocuklar olduğunu düşünür. | TED | أعرف أن الجميع يظن أن أطفالهم هم الأكثر روعة، والأكثر جمالاً على الإطلاق. |
| 40 ,aclik seri malubiyetin ardindan, herkes umitsiz gibi gozukuyor. | Open Subtitles | ولدينا خسارة 40 مباراة يبدو أن الجميع يحفر حفرة عميقة |
| Bay Forrester, herkes adına bu ziyaretiniz için size teşekkür ederim. | Open Subtitles | أنا متأكد أن الجميع يريدونني أن أشكرك لزيارتك يا سيد فورستر |
| herkesin bu, çünkü aynı tam zamanında kayboldu düşündüm düşünüyorum. | Open Subtitles | أعتقد أن الجميع قد ظن هذا لأنهم إختفوا بالوقت نفسه |
| Evet, rutini de odur zaten. Bunu herkesin bildiğinden eminim. | Open Subtitles | نعم، هذا هو روتينها، أنا واثقة أن الجميع يعرف ذلك |
| Ama hiç komik değil. Dışarıdaki herkesin beni yargıladğını biliyorum. | Open Subtitles | .. ولكن هذا ليس مضحكاً وأنا أعرف أن الجميع ينتقدونني |
| Artık herkes durumu bildiğine göre, hayatımı nasıl geri alacağım... hakkında konuşabilir miyiz? | Open Subtitles | والآن وبما أن الجميع يعرف الأمر فلنبدأ التفكير فى كيفية استعادة حياتي الطبيعية؟ |
| Oh, o zaman buradaki herkes aktörse tahminimce sende aktörsün ha? | Open Subtitles | ،أوه، أظن أن الجميع هنا ممثلين هذا يعني أنك ممثلة أيضاً |
| Ben de diyebilirim ki herkes sansürler, sen de dahil. | Open Subtitles | أنا أؤكد لك أن الجميع يمارس الرقابة بمن فيهم أنت |
| Ve görünüşe göre, benim dışımda herkes bir şeyler alıyordu. | Open Subtitles | و يبدو أن الجميع كانوا يحصلون على شيء فيما عداي |
| Evet, eğer yararsa, bu da herkes kendi hayatına geri dönecek demek. | Open Subtitles | نعم ، لكن إن حدث ذالك فهذا سيعني أن الجميع سيعود للحياة |
| Tabi, zaten herkes de onlara eşcinselmiş gibi davrandığım için beni takdir eder. | Open Subtitles | نعم أنا متأكد من أن الجميع يقدرون لي تعاملي معهم على أنهم شاذين |
| herkes ondan bir şeyler istiyordu ama o yine de çok tatlıydı. | Open Subtitles | يبدو أن الجميع يريدون شيئا منها وحتى الآن انها لا تزال حلوى |
| Post dedin de, herkesin bu yüzden adeta tüyleri ürpermiştir. | Open Subtitles | بـ الحديث عن الجلد ، أعتقد أن الجميع سيفزعوا مني |
| herkesin evine gitmek istediğinden eminim. O yüzden kısa keseceğim. | Open Subtitles | أنا واثق أن الجميع يريدون العوده للمنازل, لذا سوف أسرع. |
| herkesin sana oy vereceğini çünkü senin gibi olmak istediklerini düşünüyorsun. | Open Subtitles | أنت تعتقدين أن الجميع سيصوت لك لأنه يريدون أن يكونوا مثلك |
| herkesin çok yoğun çalıştığını bildiğim için bir sürpriz hazırladım. | Open Subtitles | أعلم أن الجميع يعملون بجهد كبيراً لذا ، لدي مفاجأة |
| herkesin göremeyeceğinin farkındayım, ama yürekten bakınca, insan çok fazlasını görebiliyor, her ne kadar bu bilgi senin için önemsiz olsa da.. | Open Subtitles | أن أعلم أن الجميع لن يستطيع رؤيتها ولكن من لديه قلب, يستطيع رؤية الكثير على الرغم من عدم أهمية تلك المعلومة لك |
| Hey, dostum, eminim herkesin burada olmak için geçerli bir sebebi vardır. | Open Subtitles | يا رجل، أنا متأكد أن الجميع هنا لديه سبب مقنع للتواجد هنا. |
| herkesin bu geçişi düzgün yapmak adına yardımcı olacağını biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أن الجميع سوف يتعاون في جعل هذا الانتقال سلساً |
| Sanırım hepimiz mide bulandırıcı olduğunun farkındayız. | Open Subtitles | أعتقد أن الجميع يتفق على أنها منفّرة للغاية |
| Ortalıktaki tek ses Bender'in atış yaparken herkese enayi oldugunu söylemesi! | Open Subtitles | الصوت الوحيد هو صوت بيندر يقول أن الجميع حمقى بينما يضرب الكرة |
| Başlarda, sorun bende değil, benden başka herkeste diye düşündüm. | Open Subtitles | في البداية , كنت أظن أن الجميع شيء ما بهم |
| Bilardo salonundaki kadın, insanların bir tür Kızılderili efsanesinden korktuklarını söyledi. | Open Subtitles | المرأة فى قاعة البلياردو قالت أن الجميع خائفون من أسطورة هندية |