| - Arama parametrelerimizi girmeliyiz. - O iş yapıldı bile. | Open Subtitles | نريد أن ندخل الى قسم قاعده البيانات تم ذلك بالفعل |
| Ama her yeri sistematik olarak arayabilmek için buraya girmeliyiz. | Open Subtitles | حسنا ، علينا أن ندخل لو أننا أردنا تفتيش المكان بالكامل |
| Bak, içeri girmeden önce, bilmeni istediğim bir şey var. | Open Subtitles | , انظر , قبل أن ندخل أريدم أن تعرف شيئاً |
| Şüpheli her ne görünürse görünsün, içeri girmeden önce bize söyleyeceksin ve operasyonu iptal edeceğiz. | Open Subtitles | إذا اشتبهت بأي شئ، أخبرنا قبل أن ندخل وسوف نلغي العملية |
| Tamam, mümkün olan en kısa sürede içeri girip çıkın. Tamam? | Open Subtitles | علينا فقط أن ندخل ونخرج بأسرع وقت ممكن ، حسناً ؟ |
| İçimde, röportajın vurucu kısmına girmek üzere olduğumuza dair bir his var. | Open Subtitles | عندي شعور أننا على وشك أن ندخل في الجزء المهم من المُقابلة |
| Biz de şelale tarafındaki gizli geçitleri kullanıp şehre gireceğiz. | Open Subtitles | يُمكننا أن ندخل المدينة بإستخدام الممر السري بِجانب الشلال المائي. |
| İçeri girmemiz gerek. Olay Yeri İnceleme kontrol etmeli. | Open Subtitles | يجب علينا أن ندخل مجددًا إجعل وحدة مسرح الجريمة تتحق منه |
| Bir saniyeliğine içeri girebilir miyiz? | Open Subtitles | هل تمانع أن ندخل للداخل للحظة؟ |
| Tanrıya şükür buradasın. Hemen banyoya girmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | حمداً لله أنكم هنا، يجب أن ندخل إلى الحمّام الآن |
| Sokağa çıkma yasağı. Haydi içeri girmeliyiz. | Open Subtitles | لقد تم إعلان حظر التجول هيا، من الأفضل أن ندخل الفندق |
| İçeri girmeliyiz hanımefendi. Fırtına şuradan geliyor! Deh! | Open Subtitles | يجب أن ندخل للداخل, هناك عاصفة قادمة من ذاك الإتجاه |
| - Bay De Niro, içeri girmeliyiz. | Open Subtitles | و أنا فرانك دى نيرو يا سيد دى نيرو يجب أن ندخل |
| Bu işe hemen girmeliyiz. Bu işin geleceği jetler. | Open Subtitles | بالطبع يجب أن ندخل المجال الطائرات النفاثة ستصبح طريق المستقبل |
| Ama bak, içeri girmeden önce sana söylemem gereken bir şey daha var. | Open Subtitles | أصغي , قبل أن ندخل اريد إخباركِ بأمر آخر , حسناً ؟ |
| İçeri girmeden önce size söylemem gereken bir şey var. | Open Subtitles | قبل أن ندخل للذاخل هناك شيء أود إخباركم به |
| İçeri girmeden önce senin şimdi hissettiklerini hissediyordum. | Open Subtitles | قبل أن ندخل ذلك المكان، كنت أشعر مثلك الآن! |
| girip biraz bakamaz mıyız? Söz fazla kalmayacağız. | Open Subtitles | أليس بالإمكان أن ندخل ونلقي نظرة نحن لانريد البقاء طويلاً |
| Sadece yatağa girmek. ...uyumak ve bugünü hiç yaşanmamış farz etmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن ندخل في السرير، والذهاب الى النوم والتظاهر هذا اليوم لم يحدث أبدا. |
| Tatlım, biliyorum, bu, yaptıklarımızın en zoru, ama o mutfağa gireceğiz ve oradaki şeylerle yüzleşeceğiz. | Open Subtitles | حبيبتى, أعرِف أنّنا نواجِه أكثر المعوِّقات صعوبة, ولكننا يجِبُ أن ندخل إلى المطبخ الآن ونواجه ما حدث هُناك. |
| Ama önce içeri girmemiz gerek ve güvenlik çemberinden girmemizin tek yolu onun DNA'sı ile kodlanmış anahtar. | Open Subtitles | لكن أولاً علينا أن ندخل والطريقة الوحيدة للدخول هي قفل مشفر بحمضه النووي |
| İçeri girebilir miyiz? | Open Subtitles | الاّن الاّن هل يمكن أن ندخل |
| Çalıştığı şirket işlemlerle ilgileniyor. - Ve bizim de server odasına girmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | تقوم شركته بالتعامل مع الأمن لمبنى البورصة، ونُريد أن ندخل لغرفة الخادم. |