| Bütün gün saçma oyunlar oynayacağına çıkıp bir erkek arkadaş arıyor olman lazım. | Open Subtitles | صديق عن بحثاً تخرجي أن يجب ألعاب ممارسة من بدلاً يوم كل غبية |
| Bir noktada bunu unutup önüne bakman lazım. | Open Subtitles | لغرضٍ ما يجب أن يجب أن تطلق العناع للأمر وتتبعه. |
| Saat gece dokuz buçukta mı? Hemen yola çıksan iyi olur. | Open Subtitles | إتّفقنا اليوميّ، جدولنا على هذا نحدّد أن يجب |
| Kızınız iyi olduğunu bilmenizi istiyor. Otursanız iyi olur. | Open Subtitles | بخير بأنها تعرفا أن إبنتكما تريد هذا تروا أن يجب لكن |
| O halde sanırım annemle ilgili bir şey bilmen gerekiyor. | Open Subtitles | إذاً أعتقد أن يجب عليك أن تعرف شيئاً عن أمي |
| Şu formları... Şu formları doldurmanız gerekiyor efendim. | Open Subtitles | ..سيد، يجب أن يجب أَن يملأَ هذا النموذج هنا، سيدي |
| Çünkü o yönümü geliştirmem gerek. | Open Subtitles | من الواضح أن يجب عليّ تحسين هذا ولكن شعوري نحوكِ.. |
| İlaçların etkisini göstermesi için biraz daha beklememiz lazım. | Open Subtitles | تأثيره لنرى الوقت بعض الدواء نمنح أن يجب |
| Michelle, sanırım durman lazım. | Open Subtitles | ميشيل! أعتقد أن يجب عليكي التوقف حسنا أستمري |
| Enfeksiyon olup olmadığını anlamak için sıvıya bakmamız lazım. | Open Subtitles | السائل أرى أن يجب - بإلتهاب أصيب قد كان إذا ما لأحدد |
| - O rahiple görüşmem lazım. | Open Subtitles | أنا لم أقصد أن يجب أن أقابل الكاهن |
| Bilirsiniz, hala yapabilirken yakalamak lazım ve sıkıca sarılmak... çok geç olmadan... ne istediğini anlamak. | Open Subtitles | أتعرف , يجب أن ... يجب أن تنتزعه عندما تستطيع ... و تمسكه بقوةٌ |
| - O zaman mektuba baksak iyi olur. | Open Subtitles | الرسالة تلك إلى نظرة نلقي أن يجب نحن ربما , حسنا |
| İkinci olarak koreograf olsam iyi olur çünkü dansçıdan farklı olarak koreografın güzel olması gerekmez. | TED | و ثانياً، أن يجب عليها، أن تصبح مصممة رقصات، بالرغم من أنها رقصت بعض الوقت لأن في تلك الوظيفة، شكلها الخارجي لم يكن مهماً. |
| Geceyi burada geçirsek iyi olur. | Open Subtitles | أعتقد أن يجب ان نبقى الليلة هنا |
| Sanırım bizim artık gitmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | تعرفي ما؟ من المحتمــل أن يجب علينا الذهاب فقط |
| Çetedekilerle yatmanız gerekiyor. | Open Subtitles | ..يجب عليكِ أن يجب عليك أن تلعبيها مع رجالنا |
| Sayın Hâkim, sanırım itiraz etmem gerekiyor. | Open Subtitles | سيدي القاضي ، أعتقد أن يجب عليّ أن أعترض هنا |
| - Ağır ol bakalım Avery. Önce yakındakini durdurmamız gerek. | Open Subtitles | أولاً عليه نسيطر أن يجب ", أفري " يا تمهّل |
| Kasadan 10 kâğıt ödünç alabilir miyim? Bir parti öncesi sarhoş olmam gerek. | Open Subtitles | من دولارات 10 أقتراض أيمكنني الحفلة قبل أسكر أن يجب النقود؟ |
| Gerçekleri düşünüyor olmamız gerek, şablonları değil. | Open Subtitles | الشائعة الأفكار ليس , بالحقائق نلتزم أن يجب نحن , أسمعوا |