| Kendimi tatmin edebildiğim için mutlu olmalı. | Open Subtitles | يجب أن يكون سعيداً لأنّي وجدتُ وسيلة لإرضاء نفسي |
| Birisi mutlu olmalı. Bari sen ol. | Open Subtitles | أقلها على شخص ما أن يكون سعيداً فسيكون أنتِ |
| Yani babamın favorisi olduğu için mutlu olmalı. | Open Subtitles | أعني ، ينبغي عليه أن يكون سعيداً لكونه الإبن المُفضل لأبي |
| Hikayen mutlu olmak isteyen bi adamın hüzünlü hikayesi mi olacak? | Open Subtitles | هل ستكون قصتك هي مجرد قصة حزينه آخرى أو لرجل آخر أراد أن يكون سعيداً فقط ؟ |
| Onun mutlu olmasını istiyorum. Başka bir otelde, başka bir arkadaş bulmasını istiyorum. | Open Subtitles | إننى أريده أن يكون سعيداً أريده أن يجد صديقة آخر فى الفندق الآخر |
| O yüzden daha da mutlu olmalı. | Open Subtitles | . اذا عليه أن يكون سعيداً جداً |
| O zaman kardeşin senin için mutlu olmalı. | Open Subtitles | إذن يجب عليه أن يكون سعيداً من أجلك |
| O sahip olduğu mutlu olmalı | Open Subtitles | يتوجب عليه أن يكون سعيداً بأن لديه |
| Tersine, mutlu olmalı. | Open Subtitles | عليه أن يكون سعيداً |
| Evet, çünkü herkes mutlu olmak ister. | Open Subtitles | ذلك لأن الجميع يريد أن يكون سعيداً |
| - O mutlu olmak istemiyor ki. - Herkes mutlu olmak ister. | Open Subtitles | الجميع يريد أن يكون سعيداً |
| Shaun harika bir çocuktur... ve onun mutlu olmasını istiyorum. | Open Subtitles | شون كان دائماً ولد رائع وأريده أن يكون سعيداً |
| Afedersin ama o benim en iyi dostum. Yalnızca onun mutlu olmasını istiyorum. | Open Subtitles | أنا آسف, إنه أفضل صديق لي فقط أريده أن يكون سعيداً |
| Çünkü birisini gerçekten seversen, seninle olmasa bile onun mutlu olmasını istersin. | Open Subtitles | لأنك عندما تحب أحداً تريده أن يكون سعيداً. حتى وإن لم يكن معك. |