| O kanıt, yarın sabah ilk iş Holyoke'ye nakledilecek. | Open Subtitles | تلك الأدلة ، الذي يأتي إلى هوليوك أول شيء صباح الغد |
| Çünkü o kanıt yarın sabah ilk iş Holyoke'ye nakledilecek. | Open Subtitles | نعم. 'السبب ان الادلة... الذي يأتي إلى هوليوك أول شيء صباح الغد |
| Yarın sabah ilk iş Donnie'ye geri dönceğim. | Open Subtitles | سأتصل ب(دوني) مرة أخرى أول شيء صباح الغد |
| Evet, yarın sabah ilk iş olarak. | Open Subtitles | أجل، أول شيء صباح غد |
| Bak, önemli olan tek şey sabah ilk iş olarak, hayvanı güvenli bir şekilde kamyona koymak, bay Martin. | Open Subtitles | انظر، كل ما يهم حقاً هو أن تقوم بنقل ذلك الحيوان بأمان إلى المضمار (أول شيء صباح الغد يا سيد (مارتن |
| - Pazartesi sabah ilk iş seni görmek istiyorlar. | Open Subtitles | - يُريدونَ رُؤيتك أول شيء صباح الإثنين. |