| Açıklamaya gerek yok, Owen. Daha önce de olmamıştı. | Open Subtitles | لا حاجة لتفسيرات، أوين لم يكن لدينا قط من قبل |
| Umarım, Bay Owen kar fırtınasında kaybolmamıştır. | Open Subtitles | آمل أن مستر أوين لم يضل الطريق فى العاصفه الثلجيه |
| Owen evlatlık olduğunu bilmiyordu ve Monica da ona söyledi. | Open Subtitles | أوين لم يعرف بأنّه متبنّى، ومونيكا أخبرته |
| Ama Owen bırakmak istememiş ve sonuç olarak... | Open Subtitles | لو أنه لم يتوقف عن عمل ذلك ولكن أوين لم يأبى التوقف لذا |
| Owen, arkadaşının ismini söylememişti. | Open Subtitles | أوين لم يخبرني يوماً بإسم صديقه |
| Sebep, Owen'ın "Cennet bahçesi" hikayesinin harfiyen doğru olduğuna inanıyor olması değildi. | Open Subtitles | فرغم أن (أوين) لم يكن يعتقد أن قصة جنة عدن صحيحة حرفيا، |
| Katıldıklarını kabul etseler bile, hepsi Owen'ın yapmak zorunda olmadığını söyledi. | Open Subtitles | أعني حتى لو كانوا إعترفوا بالمشاركة كل ما عليهم فعله هو قول أن (أوين)لم يكن ملزما بذلك |
| Resimlere bakmasını söyle. Owen'ın yaptıklarını ona söylemediğini bildiğimizi söyle. | Open Subtitles | أخبرها أننا نعلم أن (أوين)لم يخبرها بما فَعَلَه |
| Garip olan da Owen kızı hatırlamadı bile! | Open Subtitles | والجزء الغريب أنّ (أوين) لم يتذكّرها حتى. |
| Lucy ona söylemek istedi ama... Owen pek de konuşulacak bir adam değil. | Open Subtitles | أرادت أن تخبره، لكن( أوين) لم يكن رجلاً يسهل التحدث إليهِ. |
| Söylemek istedi ama Owen konuşulması kolay biri değildi. | Open Subtitles | أرادت أن تخبره، لكن( أوين) لم يكن رجلاً يسهل التحدث إليهِ. |
| Hayır, Owen annesine bile söylemedi. Nathan henüz bilmiyor. | Open Subtitles | كلا، (أوين) لم يخبر حتى والدته لذا، كلا، (نايثن) لا يعرف بعد |
| Sanırım Owen gördüğünü beğenmemiş. | Open Subtitles | أعتقد أن (أوين)لم يعجبه ما رآه |
| Owen haftalardır yalnızca onlarla uğraşıyor. | Open Subtitles | (أوين) لم يفعل غير هذا منذ أسابيع. |
| Owen sadece tanımıyordu. | Open Subtitles | أوين)لم يكن يعرفه فقط) |
| Owen, neden gelinliği çıkarmak? | Open Subtitles | أوين) لم خلعت فستانك؟ ) |