| Yavaşla, baba, böylece yanaşabiliriz. | Open Subtitles | إبطاء حتى نتمكن من الصعود لها. |
| Yavaşla Chuck, ben de seni yakalayabileyim. | Open Subtitles | إبطاء تشاك، حتى أتمكن من اللحاق لك. |
| Yapmaya karar verdikleri şey, mümkün olduğunca çok yataklı uzmanlaşmış tedavi merkezleri inşa ederek ilk önce hastalığın yayılmasını yavaşlatmak ve böylece hastalığın başkalarına bulaşmasını önlemekti. | TED | ما قرروا فعله هو أولًا محاولة إبطاء هذا الوياء بتركيب أكبر عدد ممكن من الأسرّة في مراكز المعالجة المتخصصة بحيث يمنعون المرض من الإنتشار من المصابين. |
| Elinizde beş (milyon) pound kalırdı ve insanlar trenin daha da yavaş gitmesini isterlerdi. | TED | سيكون لديك متبقياً خمسة بلايين جنيهاً وسيطلب الناس إبطاء القطارات |
| Bence biraz ağırdan almalıyız. | Open Subtitles | أنا أعتقد أننا.. أنه علينا إبطاء الأمور قليلا. |
| Gaz ölçerini yavaşlatır. Sahte jeton satıyor, Jerry. | Open Subtitles | يمكنه إبطاء عدّاد الغاز، يبيع سمّاعات الأذن |
| Küresel ısınmayı yavaşlatmaya yardım edebilir. | TED | والذي يمكنه المساعدة في إبطاء الإحتباس الحراري. |
| Yavaşla yoksa boynunu kıracaksın. | Open Subtitles | كنت أفضل إبطاء. عليك الأوعية. |
| - Bir saniyeliğine Yavaşla, tamam mı? | Open Subtitles | إبطاء لثانية واحدة، حسنا. |
| Yavaşla, Yavaşla. | Open Subtitles | قف، قف، قف. إبطاء، إبطاء |
| Ancak her halükarda, insan kaynaklı atmosfer değişikliklerini tersine çevirmek ya da en azından yavaşlatmak için asıl çaba biz insanlara düşüyor. | TED | ولكن في نهاية المطاف، يتعين علينا نحن البشر القيام بالجزء الصعب وعكس أو على الأقل إبطاء تغيرات الغلاف الجوي التي يسببها الإنسان. |
| Karbon yayılmasını azaltmak ve küresel ısınmayı yavaşlatmak için organik bir bileşim üzerinde çalışıyorduk. | Open Subtitles | كنا نعمل على مركّبٍ عضوي لتخفيض إشعاعات الكربون و إبطاء الإحترار العالمي |
| Işık hızına yaklaşarak, saatimizi yavaşlatmak, belki de zamanda yolculuk için, en uygun yöntem olabilir. | Open Subtitles | ربما يكون الإقتراب من سرعة الضوء أكثر الطرق الواعدة للسفر عبر الزمن عن طريق إبطاء ساعاتنا |
| Bu önlemlerden biri Kuzey Denizi'ni geçen gemilerin yavaşlatılması olabilir, çünkü yavaş gemi, sessiz gemi demektir. | TED | أحد هذه الحلول هو إبطاء السفن العابرة للمنطقة القطبية الشمالية، لأن إبطاءها سيجعلها أكثر هدوءً. |
| Sonuçta 5 milyar cepte kalırdı ve yolcular trenin daha da yavaş gitmesini isterdi. | TED | ما يزال لديك 5 مليارات متبقية، و سوف يطلب منك الركاب إبطاء سرعة الرحلة. |
| Biraz ağırdan alalım. | Open Subtitles | دعونا إبطاء فقط بانخفاض قليلا. |
| Sodyum kanalını tıkar, kasları felce uğratır ve vücut fonksiyonlarını yavaşlatır. | Open Subtitles | إنه عائق لقنوات الصوديوم. وهو يقوم بشل حركة العصلات، متسبباً في إبطاء وظائف الجسم. |
| O yüzden gidişimizi yavaşlatmaya karar verdim. | Open Subtitles | جعلتني جبانًا مذعورًا، كما أتحمّل المسؤوليّة عن إبطاء مضيّنا. |
| Adrenalin vererek zehirlenmeyi yavaşlatabilirim fakat onu kurtarmak için panzehir hazırlamak gerek. | Open Subtitles | الآن، استطيع إبطاء تأثير السم بالادرينالين ،لكن لإنقاذها ،فسوفَ أحتاج إلى ترياق |
| Ağır ol bakalım, Montana. | Open Subtitles | إبطاء هناك، مونتانا. |
| Görünüşe göre gücün molekülleri yavaşlatarak etki ediyormuş. | Open Subtitles | فقدرتكِ سابقاً هي إبطاء الجزيئات لتجميدها |
| Tedaviyle yapabileceğimiz tek şey yayılmasını yavaşlatmayı denemek. | Open Subtitles | كل ما يمكننا القيام به الآن هو محاولة إبطاء انتشاره بالعلاج |
| Ateşinizin çıkması bakteriyi yavaşlatabilir ve bağışıklık sisteminizin patajonleri yok etmesine yardımcı olabilir. | TED | إذ يساعد الارتفاع في درجة الحرارة على إبطاء عمل البكتيريا ويساعد أيضاً جهاز المناعة على تهديم محدثات المرض. |
| Belki de güvende kalmak için artan maliyete rağmen inşaatı biraz yavaşlatmalıyız. | Open Subtitles | رُبما لتكون بأمان علينا إبطاء العمل على البناء قليلاً |
| Bakalım bunu yavaşlatabilecek miyiz. | Open Subtitles | الآن دعينا نرَ إن كان بإمكاننا إبطاء هذا |
| Fakat, zamanı yavaşlatabiliyor olsaydım, işler hayli acayipleşmeye başlayacaktı. | Open Subtitles | ولكن، إذا كان بمقدوري إبطاء الوقت، الأشياء تبدأُ لتصبح غريبة جداً. |