| Anlaşmamız, sürekli bir ekip ve ilk boş koltukta Binbaşı rütbesi içindi. | Open Subtitles | إتفاقنا كان بمنحي وحدة دائمة ومنصب الرائد عند شغوره |
| Anlaşmamız, kubbenin yok olmasına yardım etmen içindi ve bu yüzden henüz gitmenize izin veremem. | Open Subtitles | إتفاقنا كان أنك ستساعدنا على تدمير القبة ولهذا لا يمكنني السماح لكما بالذهاب الآن |
| Ne tatlı bir hikâye ama Anlaşmamız gereği sen burada oturacak ve hiçbir şey söylemeyecektin ben de soruları yanıtlayacaktım. | Open Subtitles | هذه قصة صغيرة مسلية لكن إتفاقنا كان أن تجلس و لا تتحدث بشيء أنا أجيب على الأسئلة - لست تجيب على الأسئلة - |
| Anlaşmamız; eğer senin için önemli şeylere olan dikkatini dağıtmazsa Nate'le çıkabileceğindi. | Open Subtitles | إتفاقنا كان أنه بإمكانكِ مواعدة (نايت)، إن لم يُلهيكِ عن الأشياء الهامة. |
| Onu affetmemiz için Anlaşmamız anahtar. | Open Subtitles | إتفاقنا كان المفتاح مقابل حصانتها |
| Anlaşmamız senin bana çocuk bir yardımcı getirmen ve makası alıp... kırt, kırt, kırt ailenin kanatlarını kesip onları tekrar insan yapmandı. | Open Subtitles | إتفاقنا كان بأن تحضري إلي طفل خادم وبعدها أعطيك ِ المقص... لقص وقص وقص |
| Anlaşmamız direnişin lideri Geronimo'yu yakalaman üzerineydi. | Open Subtitles | (إتفاقنا كان مبنياً على أنَّ (جيرانيمو هو قائد |