| Eğer biz buna sebep olanı durmassak, tedevinizin önemi kalmayacak. | Open Subtitles | إذا نحن لا نتوقّف الذين تسبّب هذا، معالجتك لن تهمّ. | 
| Eğer heykeli parçalayamıyorsak o halde belki başka bir yol vardır. | Open Subtitles | إذا نحن لا نَستطيعُ تَحْطيم التمثالِ، ثمّ لَرُبَّمَا هناك طريق آخر. | 
| Eğer meseleyi burada kapatmazsak haftalar boyunca senin mızmızlanmanı dinleyeceğim herhalde. | Open Subtitles | إذا نحن لا نقطعه الآن، سيكون علي الإستماع لك تئنّ لأسابيع. | 
| Yani biz bu konuyu düşünmüyoruz, ama düşündüklerini sandığımız tüm o insanlar da düşünmüyorlar. | TED | إذا نحن لا نفكر حيال هذا الأمر، بل أن الناس الذين نتخيل أنهم يفكرون فيه هم لا يولون الأمر اهتمامًا حتى. | 
| Öleceksin, Eğer tedavi edilmezsen. | Open Subtitles | أنت ستموت إذا نحن لا يستطيع معالجتك بشكل صحيح. | 
| Eğer bu olayı biz çözmezsek, kamyoncular işi kendileri halletmeye kalkar. | Open Subtitles | إذا نحن لا نجعل هذه الحالة، سواق الشاحنات سيأخذ الأمور في أيديهم. | 
| Eğer bir şey yapmassak ikimizde öleceğiz.. | Open Subtitles | الآن، إذا نحن لا نعمل شيء حوله، نحن كلا سنموت. الموافقة؟ | 
| Seni uyarıyorum, Eğer şimdi temizlemezsek, gece boyunca uyuyamayız. | Open Subtitles | دعني أحزر، إذا نحن لا ننظف الآن، أنت لن تكون قادر على النوم طوال اللّيل؟ | 
| Eğer isim yapamazsak, burayı elimizden alacaklar, tamam mı? | Open Subtitles | أَعْني، إذا نحن لا نَستطيعُ جَعْل اسم لأنفسنا، هم سَيَمْنعونَ هذا المكانِ، حسناً؟ | 
| Eğer birşey yapmayacaksak, garson bizi bu kamyoncularla değerlendirecek. | Open Subtitles | تَعْرفُ، إذا نحن لا نَعمَلُ شيءُ، هذه النادلةِ فقط سَيُسلّمُنا إلى هؤلاء سواقِ الشاحنات. | 
| Eğer bir arada kalmazsak, her birimizi teker teker avlarlar, ta ki sen dışında kimse kalmayıncaya dek. | Open Subtitles | إذا نحن لا نَقِفُ سوية، هم سَيُفتّشونَ عننا واحداً بعد الآخر، هناك سَيُتْرَكُ لا شيئ لَكنَّك. | 
| Richard, Eğer bunu yapmazsak hepimiz öleceğiz. | Open Subtitles | ريتشارد، إذا نحن لا نَعمَلُ هذا، كلنا سَنَمُوتُ. | 
| Evet, Eğer bu objeyi paketlemezsek Pete cennet merdivenini tırmanacak. | Open Subtitles | نعم، إذا نحن لا نُكيّسُ هذه المصنوعة اليدويةِ قريباً، بيت هنا يَقْفزُ السلم إلى السماءِ. | 
| İyi değil. Eğer bir kaç saat içinde verici bulamaz... | Open Subtitles | إذا نحن لا نجد متبرع في الساعات القليلة القادمة... | 
| Eğer bu doğruysa, hiç bir şeyden emin olamayız. | Open Subtitles | - - لو كان هذا صحيحا إذا نحن لا يمكن أن نتأكد من شيء | 
| Yeniden doğmuş ve Eğer büyücünün bu gece taç giydirme törenini durdurmasına yardımcı olamazsak... | Open Subtitles | هو كَانَ فقط متجدد، والآن إذا نحن لا نُساعدُ a توقّف سحري ه مِنْ يَحْصلُ على coronated اللّيلة، | 
| Hayır ama biz göndermezsek, bunu kaydeden salağın biri gönderecektir. | Open Subtitles | لا، لكن إذا نحن لا نُرسلُه، بَعْض الأبلهِ هناك الذي سجّلَه سَ. | 
| biz kızkardeşlerimize saygı duymassak, kim duyar ki? | Open Subtitles | إذا نحن لا نحترم أخواتنا ، من؟ |