- Uzun metraj doğaçlama yerine ne denemeyi isterim, biliyor musun? | Open Subtitles | - حسنًا - أتعلم ما أفضّل أن أجربه أكثر من عرض إرتجالي مطوّل؟ |
Az önce bana doğaçlama bir komedi sahnesi anlattın. | Open Subtitles | - لا لا أعتقد هذا أنظر, أنت للتو وصفت لي مشهد إرتجالي فكاهي |
Tahliye olduktan sonra Benton Farland'ın eve gidip babasını doğaçlama şekilde öldürdüğünü biliyoruz. | Open Subtitles | نحن نعرف أنه بعد إطلاق سراحه من السجن بينتون فارلاند) ذهب الى المنزل) وقتل والده بشكل إرتجالي |
Hazırlıksız, doğaçlama olarak. | Open Subtitles | بشكل إرتجالي |