| Bu aletin güzel yanı, az önce gösterdiğim gibi görüntüyü hızlı bir şekilde büyütmeniz için iki parmak yeterli. | TED | ولكن الأمر المحكم في ذلك مرة أخرى أظهرت حركة إصبعين اثنين التي تسمح لك بالتكبير بسرعة. |
| Ben de öyle düşünmüştüm. İki parmak ucunda delik açılmış. | Open Subtitles | كما توقعت، هناك فتحات مكان إصبعين أتودين مقص أظافر كهدية عيد الميلاد ؟ |
| Baş gitaristleri bir gecede iki parmağını birden kaybediverdi. | Open Subtitles | فقد عازف الجيتار الرئيسي إصبعين ذات ليلة. |
| Avukatın iki parmağını gösterdiği kayıtlara geçsin. | Open Subtitles | دعوا المحكمة تسجل بأن محامي الدفاع يرفع إصبعين |
| Sol ayağında yalnızca iki parmağı olan birisi için düzgün bir yürüyüşün var. | Open Subtitles | بالنسبة لشخص يملك إصبعين في قدمه اليسرى لديك طريقة مشي ثابتة. |
| Ama daha da iyisi, eğer iki parmağımı kullanırsam, bir resmi tutup, kolaylıkla böyle büyütebilirim. | TED | ولكن الأكثر روعة إذا استخدمت إصبعين اثنين أستطيع سحب صورة ثم بسطها بكل سهولة |
| İki hafta bekledim lanet olası. Bu iki parmak yapar. | Open Subtitles | سأعطيك مهلة لمدة أسبوعين خذ إصبعين فقط الاّن |
| İki parmak - çüzdan yabancı cepte, üç parmak demek içeride.. | Open Subtitles | إصبعين يعني بالجيب الخلفي ثلاثة أصابع تعني المحفظة بالجيب الداخلي |
| - Bir parmak iyi, iki parmak mutsuz demek. | Open Subtitles | .إصبع واحد يعني أنها بخير إصبعين غير سعيدة |
| Kafam çok güzel, iki parmak görüyorum ama ikisine de mükemmel dikiş atılmış. | Open Subtitles | أنا ثملة للغاية ولكني أري إصبعين ولكن كلاهما مخيط بدقة |
| İki parmak. Teslimiyet işareti. | Open Subtitles | إرفع إصبعين إشارة على الإستسلام |
| Görüyorsun, Sammy Smith'in sol elinden iki parmak eksik. | Open Subtitles | "فكما ترين، ينقص "سامي سميث إصبعين من أصابع يده اليسرى |
| Makine dairesindeki bir kazada iki parmağını kaybedince, işten çıkarıldı. | Open Subtitles | أعفى طبياً من الخدمه عندما فقد إصبعين في حادث في غرفة المحركات |
| İki parmağını kullanarak çıkar yoksa beynini cama fışkırtırım. | Open Subtitles | استخدم إصبعين لتخرجها أو سوف أشطر عقلك قبالة النافذه |
| Minicik kutuma iki parmağını soktu, anne. | Open Subtitles | لقد وضع إصبعين في صندوقي الضيّق الصغير يا أمّي |
| İki parmağını penisin etrafına yerleştirip Graham'a döneceksin. | Open Subtitles | تقومي بوضع إصبعين على جانب القضيب، وأنتِ في مواجهة غراهام. |
| İki baş parmağı olup oral seksi seven şey nedir? | Open Subtitles | ما الذى له إصبعين و |
| Karıma karşılık birkaç parmağı mı? | Open Subtitles | زوجتي مقابل إصبعين منه ؟ |
| Ocak? Yoga yaparken iki parmağımı kırdım. | Open Subtitles | وفي كانون الثاني، كسرتُ إصبعين وأنا أمارس اليوغا |
| İki tane dinamiti fark edemememin imkanı yok. | Open Subtitles | و بالتأكيد لكنت رأيت إصبعين من الديناميت به |
| Bu geliştirdiğimiz hareket ile iki parmağınızı buraya koyuyorsunuz, eğim için bir eksen belirliyor, ve ben de ona göre eğip bükebiliyorum. | TED | الآن ، هذه الحركة التي تم تطويرها ، وهي وضع إصبعين في الأسفل إنها تحدد محور إمالة وأستطيع الميل صعودا ونزولا على هذا النحو. |