| El Paso'ya taşınmak, plak dükkanında çalışmak, Tommy ile sinemaya gitmek, kupon kesmek bunlar gizlenmek için işçi arı kılığına girme, kovana karışma çabaları. | Open Subtitles | لقد كنت فى إلباسو تعملين فى محل للإسطوانات وتذهبين إلى السينما مع تومي إعداد الكوبونات |
| El Paso'daki hayatının yürüyeceğine gerçekten inanıyor muydun? | Open Subtitles | هل كنت تعتقدين أن حياتك فى إلباسو كانت ستنجح ؟ |
| Çanta El Paso'ya varmadan orada olmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نلحق بتلك الحقيبة في إلباسو |
| El Paso'dan bu yana uzun zaman oldu. | Open Subtitles | لقد مضى وقت طويل منذ أن كنت "فى سجن " إلباسو |
| Biz, El Paso üniversitesi öğrencileriyiz. | Open Subtitles | مرحبا .. أنا من مرتفعات إلباسو |
| Texas'ta El Paso'dayım, tam Meksika sınırında. | Open Subtitles | قدمتُ "إلباسو" بـ"تكساس", على الحدود "المكسيكيّة". |
| Burası McDonald Rasahtanesi. El Paso'ya dört saatlik mesafede. | Open Subtitles | هذه هو مرصد "ماكدونالد", على بُعد أربع ساعات من "إلباسو". |
| Lütfen dikkat. El Paso'ya gidecek olan Lone Star Flyer şimdi perona girdi. | Open Subtitles | إنتبهوا من فضلكم،يقف الآن على (الرصيف القطار المتجه إلى (إلباسو |
| Yerel televizyonun haber programında 'El Paso, Teksas düğün kilisesi katliamı' dediler. | Open Subtitles | مذبحة كنيسة دار مناسبات إلباسو - تكساس |
| Yerel TV haberlerinde ise "Texas, El Paso Tören Kilisesi Katliamı," dendi. | Open Subtitles | مذبحة كنيسة دار مناسبات إلباسو - تكساس |
| Babam El Paso'ya inene kadar Jake Kane'in peşine düşüp evinden ofisine kadar izlemiştim bile. | Open Subtitles | فيالوقتالذيهبطتفيه "طائرةوالديفي "إلباسو... كنت قد تتبعت جاك كين من منزله إلى مكتبه. |
| Jacob, Whitehurst Gölü'nden Paul de El Paso, Teksas'lı. | Open Subtitles | (جاكوب) مِن (لايك وايتهارتس) بول مِن (إلباسو), (تيكساس) |
| Adam burada değil, El Paso'da yaşıyor. | Open Subtitles | (صاحبها لا يعيش هُنا حتى ، إنه يتواجد في (إلباسو |
| İşler kızışırsa, El Paso'da Laughlin'in yerinde buluşuruz. | Open Subtitles | إذا حدثت متاعب،سنقصد (لوفلين في (إلباسو |
| Arabanla El Paso'ya gidiyoruz. | Open Subtitles | و لسوف نأخذ سيارتك (لتوصلنا إلى(إلباسو |
| El Paso'ya gündüz trenine iki bilet. | Open Subtitles | تذكرتان حافلة نهارية (إلى (إلباسو |
| - Emekli olmuş. El Paso'da yaşıyor. | Open Subtitles | - تقاعد، يعيش في إلباسو |
| - El Paso bölgesinde. | Open Subtitles | إنه موجود في منطقة "إلباسو". |
| El Paso'da neler olduğunu anlat. | Open Subtitles | أخبريني ماذا حدث في "إلباسو" |
| El Paso'ya gitmedik. | Open Subtitles | نحن لم نكن في "إلباسو". |