| - Oh, tatlım. Kendini kandırma, sana yalvarırım. Kendini kandırma. | Open Subtitles | اوه, يا عزيزتى, لا تخدعى نفسك أتوسل إليكى, لا تخدعى نفسك |
| Aşk büyüsü. Eski aşkının sana dönmesini mi istiyorsun? | Open Subtitles | آها ، تعويذة الحب تريدين هذا العاشق القديم أن يعود إليكى ؟ |
| Her zaman annemim, bunu sana bırakması gerektiğini düşündüğünü biliyorum. | Open Subtitles | أَعْرفُ دائماً بأنك شَعرتَى بأنّ أمنا كان يَجِبُ أنْ تَتْركَه إليكى |
| Bu konuyu sadece Seninle ve dinleme araçlarından temizlenmiş ofisimde konuştuk. | Open Subtitles | أنا أتحدث إليكى فقط فى مكتبى الخالى من المراقبة و يفتش ثلاث مرات يومياً |
| Seninle yemek odasında konuşabilir miyiz lütfen ? | Open Subtitles | هل يمكننى التحدث إليكى فى غرفة الطعام, من فضلك ؟ |
| Hayatım üzerine sana yemin ederim, Derek'i sana tekrar kavuşturacağım. | Open Subtitles | أعدك بحياتى , سأعيد إليكى ديريك مهما حصل هل تفهميننى ؟ |
| sana yalvarıyorum, bırak da bir hayat kurtarayım. | Open Subtitles | أنا اتوسل إليكى فقط دعينى أنقذ حياة واحدة |
| Erkeklerin sana bunu hep söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقدت الرجال دائما يقول هذاّ إليكى. |
| sana bakıyorum ve sen olduğunu biliyorum ama yine de yüzünü özlüyorum sesini... | Open Subtitles | أنا أنظر إليكى وأنا أعرف أنه انت ...ولكن أنا أفتقد وجهك |
| sana öylece bir bakmak istemiştim, hepsi bu kadar. | Open Subtitles | وأردت النظر إليكى ، هذا كل ما فى الأمر |
| sana bakmayı tercih ederim. Boşuna uğraşma Samson. | Open Subtitles | أفضل أن انظر إليكى |
| Dur sana bir bakayım. | Open Subtitles | دعينى أنظر إليكى. |
| Dur da sana bir bakayım. | Open Subtitles | دعينى أنظر إليكى. |
| Lütfen, sana yalvarıyorum, hayır. | Open Subtitles | أرجوكى أتوسل إليكى |
| İyi tarafı, Cor. Çok yüksek sesle bağırınca, cehennem yaratıkları sana geliyor. | Open Subtitles | رائع , (كرودى) أصرخى أعلى سيأتى كل وحش إليكى |
| # Annecim, eve sana geliyorum # - Mahvet onu | Open Subtitles | #ماما ، أنا سأقدم إليكى بيت # نحلّلها. |
| sana ihtiyacım yok! | Open Subtitles | أنا لَستُ بِحاجةٍ إليكى |
| sana ihtiyacım yok! | Open Subtitles | أنا لَستُ بِحاجةٍ إليكى |
| Seninle bu yeniden tasarım hakkında konuşmak istiyordum. | Open Subtitles | كنت أريد التحدث إليكى عن عملية إعادة التصميم. |
| Fred, Seninle birşey hakkında konuşmak istiyordum. | Open Subtitles | لم أقصد التحدث إليكى بخصوص شئ ما |
| Seninle istediğim gibi konuşurum. | Open Subtitles | سوف أتحدث إليكى بأى طريقة أريدها. |