| Aslında tüm paramı Sara harcadı. Şu an ona bakıyorsun. | Open Subtitles | في الحقيقة ساره انفقت كل المال , أنت تنظرين إليه الآن |
| İşte şimdi ona tutuldum. | Open Subtitles | أنا منجذبة جداً إليه الآن |
| Ama şu anda ona bir bak. Daha mutlu olamazdı. | Open Subtitles | .لكن انظرا إليه الآن لم يكن الرجل أكثر سعادة من الآن |
| Evet, Bu aynı giysi, Şu an tam ona bakıyorum | Open Subtitles | أجل، إنه نفس الرداء، ها أنا أنظر إليه الآن |
| Şu an onu dinliyorsunuz. | Open Subtitles | وهذا ما تستمعون إليه الآن. |
| Onunla hemen konuşmalısınız. | Open Subtitles | يجب أن تتحدث إليه الآن |
| Şu anda bakmakta olduğunuz Yakushima adasında bulunan Jomon Sugi adında bir ağaç. | TED | ماتنظرون إليه الآن هي شجرة تسمى جومون سوجي توجد في جزيرة يوكوشيما النائية |
| Ona bir de şimdi bak. Uyku uyumadı ama hala ayakta. Asla pes etmez. | Open Subtitles | أنظرى إليه الآن ، إنه لا ينام إنه لا يستسلم ابداً |
| Onunla şimdi konuşamam. Başka ne dedin? | Open Subtitles | لا أستطيع التحدث إليه الآن ماذا قال أيضاً؟ |
| Burayı dün gece bok götürüyordu. Bir de Şimdiki haline bak. | Open Subtitles | المنزل كان زريبة خنازير ليلة الأمس إنظري إليه الآن |
| Asıl oğlu ölmüş. Şu an ona bakıyorum. | Open Subtitles | -الأبن الحقيقي قد مات أنا انظر إليه الآن. |
| Öğle yemeğin burada, şu an ona bakıyorum. | Open Subtitles | غداؤك، موجود هنا. أنظر إليه الآن. |
| - Şu an ona ulaşamıyorlar. | Open Subtitles | و لا يستطيعون الوصول إليه الآن |
| Seninle ilgilenecek. şimdi ona gidiyoruz. | Open Subtitles | سيعتني بك وستذهب إليه الآن |
| Ama şimdi ona baksana. | Open Subtitles | أُنظر إليه الآن |
| Evet, şimdi ona bakıyorum. | Open Subtitles | .أجل، أنا أنظر إليه الآن |
| Hayır, şu anda ona söyleyecek hiçbir şeyim yok. | Open Subtitles | لا. لَيْسَ لِدي شيء لأقَوله إليه الآن. |
| Kafa karıştırıcı olmayan şey, şu anda ona olanlar. | Open Subtitles | ما هو محير فعلاً الذي يحدث إليه الآن. |
| Şu an ihtiyacımız olan bu değil. Bu hayatlarımızı hiç kolaylaştırmıyor. | Open Subtitles | ليس هذا ما نحن بحاجةٍ إليه الآن هذا لن يجعل حياتنا أسهل |
| Şu an onu bulmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | ـ أنّي أحاول الوصول إليه الآن |
| Onunla hemen Şu anda konuşmak istiyorum. İsmi Jason. | Open Subtitles | و أريد الحديث إليه الآن إسمة "جيسون" |
| ve bence Şu anda dünyanın ihtiyacı olan daha çok bağdır. | TED | وما أعتقد أن العالم بحاجة إليه الآن هو تواصل أكثر. |
| Bir de şimdi bak. | Open Subtitles | انظري إليه الآن |
| Hastaneye yetişebileceğini sanmıyorum. Durumunu stabilize etmek için ne gerekiyorsa yapın. Onunla şimdi konuşmamız gerekiyor. | Open Subtitles | افعل كل ما تستطيع لتجعله مستقراً نحتاج أن نتحدث إليه الآن. |
| Oysa Şimdiki haline bak. | Open Subtitles | وانظر إليه الآن |